İzlerinle yoğrulmuş topraklarda
Seni arıyorum zamanın kıvrımlarında
Hangi efsanenin mürekkebiyle yazıldı adın
Bilmediğim hangi dilde saklı hikâyen
Mabetlerde unutulmuş dualar gibi
Yankılanıyor sesin tarihin kubbelerinde
Gözlerim sende kalıyor...
Paslı bir anahtar gibi dönüyor dilim ağzımda
Ve yaralarım kabuğunu kaldırıyor
Gözlerim sende kalıyor...
Zincirlerini koparmış bir rüzgâr şimdi kalbim
Her köşede seni arıyor...
Serçeler ürperiyor...
Ay düşüyor avluya...
Ey Rabbim!
Yarattığın yedi göğü örten bir sır bu
En nadide nakşına vurulmuş kalbim ezel meclisinde
Ve bütün yıldızlar secdeye varıyor önünde
Hangi bahçeden kopup geldi bu hasret bilmem
Hangi dalından yasak meyvenin düştü kalbime
Ve ben topluyorum kadim zamanları
Harf harf, nefes nefes
Belki bir gün açılır diye bu kilit
Şimdi bütün elyazmaları silik
Mürekkep kuruyor kadim kâtiplerin kaleminde
Asırlar dökülüyor omzumdan
Her nefes bir türkü oldu sensizlikten
Ve ben nakşediyorum ismini
Her kadim duvara, her derin kuyuya
Ve bekliyorum...
Ezelden ebede akan nehrin kıyısında
Kayıt Tarihi : 1.12.2024 02:01:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!