Yitik Aşklar Zamanı Şiiri - Nazlıhan Has ...

Yitik Aşklar Zamanı


nasıl da pervasız soyunmuş iğdeler
nasıl da arsız bir telaşla katmış rüzgarın önüne rayihasını
hanımelleri peşinden gidip işveli bir edayla
atmış kendini pencere demirlerine
kanatlarında bin bir dans figürü serçelerin
mini minnak dudakları
nasıl da susamış şarkılı öpüşlere

demek ki gelmiş aşk zamanı

olduğu yerde
kıvranarak izliyor bir ıhlamur ağacı
tüm olup biteni
hem yorgun hem kırgın
hem kısır bir ağaç
yangısı büyük, belli

ne çınar Philemon'un umurunda
bu yangılı kıvranış
ne koca Zeus'un
nereye baksa
yüzüne çarpan tek kişilik bir kalabalık
neye dokunsa
ellerini avuçlayan kalabalık bir yalnızlık
anlıyor ki şimdi ıhlamur Baukis
bundan sonra hem çiçeksiz
hem nefessiz o artık

oysa komşu olsa bir çınar dalı dalına
yaprağı türküler söylese yaprağına
vakti geldiğinde
açardı elbet onun da çiçeği karnında
ve elbette
ıhlamura bakıp bakıp
ruhunu kanatmazdı böyle
saçları dağınık, zonalı, geçkince bir yüz
unutup kendi ağrı sızısını
böyle suskun yutkunmazdı

meğer ki yalnızlığın başkentinde
çoktan geçmiş aşk zamanı

işte o andı
mevsim herkesin bildiğinden
yer köşelerden batı köşe
zaman çöl sıcağından yeni kurtulmuş
kadir-i mutlak bir akşam üstüyken
saçları dağınık, geçkince yüz
sıyrılıp bahçesinin sancılı kimsesizliğinden
dilinde eski eksik dualar
önce saçlarını tarayıp topladı
sonra zonasıyla göz göze verip
balkondaki sardunyaları suladı...

Nazlıhan HASKÖYLÜ

Nazlıhan Hasköylü
Kayıt Tarihi : 23.5.2020 18:35:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


20.05.2020 Ankara/Batıkent'te...saatler 18:40'ı gösterirken geldi ilk cümle...

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Nazlıhan Hasköylü