Yine ıssız asfaltlarla dostluk ediyoruz.
Kaldırımlara tükürüyoruz tüm efkarımızı.
Bu akşam paramız yetmedi şaraba.
Maziyi içiyoruz,yudum yudum.
Tenha,pis sokaklarda düşlüyoruz geleceği.
Pembe umutlarımızı seriyoruz,bir bir.
Ardımızda ne bir gölge ne bir iz.
Meçhule doğru yürüyoruz ikimiz.
Attığımız her adım şamar gibi iniyor.
Taa derinden burkulduğunu duyuyoruz.
Felek sillesini bir vuruyorki..sevinçle.
Ağır,çaresiz adımlarla yürüyoruz biz.
Yine hüzün çöktü Muratın yüzüne kapkara.
Buğulu gözlerle ufuklara bakıyor.
Ağır ağır gökyüzüne uznıyor elleri.
İsyankar..çaresiz.. ve mutsuz.
Kimbilir kaçıncı kez geçişimiz aynı yerden.
Hiç bir şey düşünemiyoruz,yorgunuz.
Tembel insanların üzerine bir kez daha doğuyor Güneş.
Biz elleri cebinde,Murat bana ben Murata eş.
(Ankara 1973)
Şeref KarakülahKayıt Tarihi : 31.5.2005 13:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!