Yirmi 2, ben yalnızım! Şiiri - Urungu Şad

Urungu Şad
162

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Yirmi 2, ben yalnızım!

Söndü sigara’m şimdilik son dublenin ardından…
Ve kalemim alevlendi, sözlerim, içimdeki hislerim ve dışımdaki gözlerim, yaşları…
Öylesine değil ama! Yeni yılımın, yeni yaşımın şerefine…
Ve başlamışken yirmi iki’ye, aslındaki hiçliğime…
Evet, bir hiçim!
Mevzu değil yirmisi de ikisi de ben eksikken ikisinden!
Annesinden Orçunun, Orçunun sevdiğinden…
Zor gelen yokluk değil artık bunlar, acı veren bolluk!
Koskoca diye tabir edilen dünyada ki hayatta mı desem bilmiyorum; bildiğim tek şey ki şuan boşalırcasına bana eşlik eden yağmur şahit, ben ikisinden de ayrıyım!
Sevildiğimden ve sevdiğimden…
Nasıl bir hayat bu, nasıl bir yazgı ki ne sevebiliyorum sarılırken sevdiğime gözlerim gözlerinde ne de fısıldayamıyorum, hatta haykıramıyorum, yazamasam dâhi kalbimle sıcaklığını yaydığım sözlerimi Anneciğime…
Bunca derdin içinden yazmıyorum bunları, bilakis bunca hayatın içinden! Dertler hayat olalı çok oldu, hayatım dertlerim…
Aslında benim tek derdim sevdiğime kavuşmak!
Yazılı zaten kalbimde, verince son nefesini Orçun diğeriyle buluşacak…
Anneciğimle!
Sevgimin sebebiyle,
Dertlerin en güzeliyle,
Ama…
Ama sevdiğim böyle değil
Yazık etti günlerime,
Hüküm sürdü acısıyla gözlerime,
Beter etti bu beni ettikleriyle!
Hem de…
Ne dersen de Orçun!
İstersen yalanlar ekle yazarken; çok mu zor “haydi cânım sende” derim bende…
Söylersin bilirim;
Bakarsın odandaki resimlere alabildiğince, bakabildiğince bilirim;
Bir yandan susar, bir yandan yazar, bir yandan da ağlarsın bilirim,
Bilirim gözünden akan tek damla yaşın ikiye bölündüğünü;
Bilirim, her ân aklın yârda, diğer yanı da Bağdat gibi diyârdan öte olanda;
Bilirim hem kırpmadan gözünü sevdiğini, hem kırparak Anneciğini düşlersin ve öyle de, sevilmeyecek gibi; sevdiğin gibi seversin…
Severim!
Değil yaş yirminin ikisine, gelse de hayatım son demlerine, hatta demine, ben öylece değil, daha fazla severim!
Feleğim kendisinden çalmasa da, kaderim mutluluğa göz dahi kırpmasa da ben seni sevdiğim; İlk gördüğüm gün ki gibi,
“Aşk” gibi severim öldükten sonrasına dek…
Seni Anneciğim…
Süslü sözlerle değil, senin sevdiğin gibi, gelirken dünyaya çıplaklığımla ki çıplaklığınla, olduğun gibi, sevdiğin gibi, sevgi denilenin aklının ermeyeceği gibi severim seni…
Ve sözlerimden nasibini almamış sen, Umut!
Oldum yirmi iki ki ne elde huzur var ne de mutluluk, aynı zor durumda olan fakirler gibi…
Sen önce kutla yaş günümü ve sonra mutlu et günlerimi;
Ben, Tanrı Katı’nda sevd”iki”lerimden sonra; ama Aşktan önce fısıldayayım ismini…
Aşk gibi aşık ben, ondan önce seni övüyor ve sayıyorsam Yaradan’a; sebebi şimdilik bende kalsın, şans olsun, talih olsun sana ki yemindir içimdekiler bana;
Senin doğum günün benim mutlu olduğum gün umudum ve ben seni de çok seviyorum!
Ama yaradandan sonraki yaratanımı; ama Aşkımın eksik yanını eksiksiz; ama fazlalı; çünkü onlar benim hayatımın biri anası, bir diğeri aşk yarası ve ben onları;
Hani şuan yaşım yirmi iki oldu gibi ya,
Heyecanından kalbim yerinden fırlamasa da,
Fırlayanlar hislerim ki ben bedenken onlar ruhum:
“Sizi çok seviyorum”
Büyüdükçe seveceğim,
Ölsem de seveceğim,
Sevdikçe seveceğim…

Urungu Şad
Kayıt Tarihi : 11.11.2006 12:57:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


03.47 11.11.2006

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Urungu Şad