sık dallı
herdem yeşil yaprakları
mızraksı saplarıyla
ikibin yıllık ömürleriyle
heybetli duruşlarıyla
bir yorgan yumuşaklığında
örterken toprağın üstünü
yırca’da zeytin ağaçları
bir gece
ansızın
korkunç ve homurtulu sesle
iri kıyım gövdeli
canavar dişli makinelerle
toprak ananın üstünden çekiverdiler
bir yorgan gibi duran zeytin ağaçlarını
beyaz sık ipeksi tüyleri
iri kara gözlü kızların göz bebekleri gibi
salkım salkım sallanan zeytin ağaçlarının
köklerini havaya getirdiler
bir dal yeşilliğe hasret dağlarda
baharın sonlarına doğru
sarı renkli kokulu çiçekleri açmayacak
incimsi yıldız gibi
doğudan batıya
dimdik duran
şifa kaynağı
kutlu zeytin ağaçları olmayacak
teos antik kentinde
doğurmaya gebe kadın gibi
yamaçlarında dağın yeşermeyecek
yırcalı annenin şefkatli ellerinde
sevgi ve şevkat bekleyen
kundaktaki bebekler gibi
şefkat beklerken
katledilen
zeytin ağaçları
kafasına kurşun sıkılmış
duvar dibinde yatan askerler gibi
kökleri havada yatıyordu
dehşet ve korku rüzgarları
yırca’lıda esiyordu
yerle yeksan edilirken
binlerce zeytin ağaçları
kuş uçmaz kervan geçmez
çöle çevriliyordu yırca
iri kıyım gövdeleriyle devriliyordu
kutsal metinlerde yazılı şifa kaynağı
salkım salkım taneleriyle zeytin ağaçları
KASIM /2014
aliş gülden (aliş gülden)
Kayıt Tarihi : 17.12.2015 15:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!