sık kafama gidelim burdan,
ecel bizi sarmadan,
karanlık sokağa çökmeden,
gidelim eğer korkuyosan.
bir sıkıntı sardı beni,
rüyalarımda gördüğüm,
birisi çıktı karşıma,
yıkıldım göğe çarşıda.
kapatmıştım gözlerimi,
sıkıcasına sözlerimi,
gömdürmüştüm bi dosta,
haddime değildi oysa.
çok üzülüyorum halime,
önümde bi kafile,
oluşmuş kinden üstelik-
var nefret içinde
karanlık bi köşede,
onlara sataşmadan,
sokulsam koynuna.
yıpranmış gençliğimle beni kabul eder misin?
aldanmış benliğimle gitmeni bekler miyim?
yıllanmış şarabımdan içmeyi ister misin?
yaşlanmış gözlerimden yaşları siler misin?
insanlar ters bakar bana,
serseri görünürüm, biraz da,
nehirler ters akar birazdan,
bir gün elbet öldürülürüm ayazda.
ya da öldürür,
bir köşeye atarım,
hiçbir şey düzelmedi bak,
ateşlerim sönmedi.
huzur neydi bilemedim,
mutluluğu göremedim,
yağmur yağar incesinden,
ne varsa atın içine.
bu zalim kulunu al tanrım,
bana artık ne kaldı,
bana sırıtan katilimle,
bakışarak bi gülümserdik,
atılan mermiye karşılık,
gülümsemelerimi kullandım.
Kayıt Tarihi : 31.1.2021 15:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!