iki telgraf istasyonu kadar olamadık
ne yaptıysak
ne yaptılarsa tutturamadık
malzememizden mi nedir
bilemiyorum belki
henüz çözümlenememiş
bilemiyorum yüzümüzün değneği nerede
müsait bir hayat ya da müstakil yakaladık da
kaçırdık mı zamanında
aklım bir bisiklet tekerleğinin gölgesinde hâlâ
jant tellerini düzeltiyordum küçük bir anahtarla
şimdi cürüm işlemiş rüzgâra suç ortağı ellerim
beceremez düzeltme işlemini de
artılar eksiler
bölme çarpma
toplama çıkarma yapabilir belki
zaman zaman
çarpım cetvelinde duraksayan çocuk
düşünüp tutturabilecek mi acaba
elbet farkı olacak dünle bugünün
bugünle yarının da olabilir
yaşarsak eğer göreceğiz
farklı bir aşktır sanırım her aşk
dağlarda
mağaralarda yaşananlar da öyle olmalı
şiddeti farklı
gece usa düşenle
gündüz gönülde yaşananın
ne özü
ne biçimi
tutmuyor birbirini
rot balans ayarı bozuk
insafa gelmiş bir kent var mı sizce
onu beğenme bunu beğenme
neymiş
martılar yokmuş
basıkmış bu kent
deniz kokusu yokmuş
var olanlarda ne var tutturmak için
söylesin birisi
tutturmanın olur mu kenti
Kayıt Tarihi : 15.4.2008 03:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!