gecenin hicran yarası ah yar doldu gönlümde
gecenin mahzunlugu ah yar düştü gönlüme hıçkırıklar
bu ne böyle hıçkırıklar ah yar dügümlendi yine bogazıma
yalnızken nefes alamam ah yar gönlünden gönlüme
yine senlen dertleşmek geldi içimden
gönlümden geçenleri bilsen gönlüne gönlüm
gönül koydugumu evet gönül koydum gönlümü
yüregimde hicran yarası çocuklukta kalan hicran
elin elime deydigi an ceryan çarptı sanmıştım
otuz yedi sene o ceryan yaktı benim gönlümü
pareledi gönlümü haberin olmadı yanımdayken
el ele tutuşamadık gönlümüzün sefasını süremedik
şimdi ah çeksemde karşıki daglar yıkılmıyor gönlümde
canım benim yıkılmıyor yıkılan benim gönlüm
sen giittn kalanlara yardımcı olsun cenabı mevlam
denizlere aktı göz yaşımda gözümde hicran gönlümde
yin akşam hüzün gecenin zalimligi yalnızlık sensizlik
gözlerimde görmez oldu bliyonmu senle biraz dertleşirken
yaşlılık artık bu ömürde böyle gönül yaralı geçti gönlümde
yaralı bıraktın yaralı canım benim gönlümü yaşayamadım
neyse aglasamda karaları baglasamda faydası yok artık gönlüme yolun sonu görünüyor vakit tamam kara toprak onuda bulursam ne mutlu banak gurbeti bitirdim derken tekrardan gurbet gönlüme yazıldı gönlüme ömrümün son deminde gurbet içinde gurbet
haberin ola sende rüyama gelip dertleşiyorsun ya yine gel bende sana yazarım arada bir yazamazsam zaten anlarsın yanına geliyorumdur merak etme bel ki belki orda mutlulugu paylaşırız
kim bilir ki
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.