Yine duman çöktü…
Nemrut dağın başına
Sis, ölü bir nefes gibi dolaşıyor taşların arasında
Rüzgar, geçmişin gölgelerini savuruyor
Ve ben, her adımda ölümün sessiz adımlarını duyuyorum.
Gökyüzü, karanlık bir perdeden bakıyor bana
Güneş, ölü bir düş gibi kırılıyor ufukta
Ve ben, ellerim cebimde,
Bir mezarın soğuk taşına dokunur gibi
Kendi hayatımın gölgesinde dolaşıyorum.
Ağaçlar hâlâ fısıldıyor;
Her yaprak bir uğultu, bir vedanın sesi
Her kırık dal, ölümün ayak izlerini taşır
Ve ben, kalbimde bir boşluğu hissediyorum
Sanki dünya, sessiz bir mezarlık…
Ölüm, rüzgarın taşıdığı bir koku gibi
Toprağın derinliklerinden yükseliyor
Her nefesimde, bir adımı daha yaklaşıyor
Ve ben, kaçışsız bir yolcuyum
Geçmişin ve geleceğin arasında
Sonsuz bir bekleyişin içinde…
Kaya parçaları, eski bir zamanın hatırasını taşıyor
Ve her taşın çatlağında, sessiz bir çığlık saklı
Nemrut’un zirvesinde,
Güneşle ayın gölgesi birbirine değiyor
Ve ben, bu sessizlikte ölümün yüzünü tanıyorum.
Yıldızlar henüz uyanmadı
Gece, Nemrut’un başında
Sessiz bir ölüm şarkısı söylüyor
Her yankı, kalbimde bir delik açıyor
Ve ben, kulak veriyorum…
Belki de yalnızlık budur:
Ölümü, gözlerinin ucunda hissetmek
Ve sessizce onunla yürümek…
Duman hâlâ dönüyor başımın etrafında
Bir uğultu gibi, köklerime işliyor
Ve ben biliyorum:
Her taşın altında, her yaprağın kıyısında
Benim adım da yazılı…
Rüzgarın uğultusu, eski bir mezarın kapısını çalıyor
Toprak, gizli bir sır gibi nefesini tutuyor
Ve ben, ayaklarımın altındaki toprakta
Ölümün sessiz nabzını hissediyorum
Bir varoluşun gölgesi gibi
Geçmişin ve geleceğin arasında sıkışmış…
Ve o an geliyor,
Kalbim bir mezar taşı gibi çarpıyor
Ruhum, dumanla birlikte yükseliyor
Ve dudaklarımın arasından bir isim geçiyor:
Kul Ortak…
KUL ORTAK
Baki OrtakKayıt Tarihi : 6.12.2025 13:20:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!