Eteğindeki ilk durağımdı Harem,
Olabilmek uğrunda sendin benim son çarem,
Geri dönmek ne acı, bana olsun haram.
Merhaba İstanbul, merhaba yaram...
En güzel nağmeleri sıkıştırmışlar bir araya,
Sonbaharda düşen yapraklar alkışta
Bahar yüklüdür şu soğuk kışta.
Yeniden umutlar, suya kanmış topraklar
Yaz mevsiminin ateşinden mızraklar
Başlamalıydı tüm aşklar Eylül'de
Ömür garip bir uykudur, ölüm bunun itirafı,
İstanbul, bu uykuda rüyalarımın fotoğrafı...
Günbatımını bile ağlatır, Gül'üyle halesi,
Saçları denize dökülmüş bir adadır, Kız Kulesi!
İlk tanıdığımsın,
Telaffuz ettiğim ilk söz.
Hayata açtığım perdesin,
Sen varsın gülün gıptasında.
Senden başka herşey,sevgi zor,
Beyazıd Meydanı'ndaki kuşlar kadar korkusuz
Yürek var hayalimde, yalanlara kısır...
İnsanlara ayak ucundan bakıp, uykusuz...
Çekilince duvar perdesi, izhar olur miraslı sır.
Şimdi kirli ayaklar geçer, artık yok kuşlar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!