Ders kitapları arasında senden yazıları sırtımda taşıdım okula
Seninle sevmeyi öğrendim,yanlışları silmeyi,tekrar denemeyi
Büyüdüğümü fark etmeden geçti zaman
Çocukluğumu seninle oynayarak geçirmişim meğerse
Oyuncakları sevmeyişim,sokaklarda üstümü çamur etmeyişim belkidi bundan
Olgunluk erken girdi kanıma
Çocukça bir dokunuş sandın ellerine dokunduğumda
Üç adım önündeydin ya hayatın ablaydın ya
Göz göze gelme fırsatı bile vermedin
Büyüdüm
Ellerimi saklarken korkularımı biriktirdim ceplerime
Gözlerimin yeşil tonlarını işleyemedim gözlerinin
kahve rengine
Sana gelişimin yollarını yalın ayak yürüdüm
Üstümde ağır eğrelti bir bir elbise gibi dursanda çıkarıp atamadım
Sen mutsuzluğa mutlak bir ifadeyi giyindin
Umutlarımı kristal düğün salonuna doldurup gittin
Bilirmisin kristaller yüksek ısıya dayanamaz
İçim kaynama noktasında ve ben sana dokunamadım
Ceplerimde biriken korkular hayatla yüzleşip birer birer döküldü
Sen imkazsızdın artık sensizlik imkansız aşk imkansızdı
Yaşadığım hayatın yarısından fazlası seninleydi
Şimdi yarım kalmış yanlarıyla dolu
Gittin ikiye bölündün bir yanın Doğukan bir yanın Atakan
Gittin sana adadığım yılların on dördünde
Oğlumuzun adını Atakanı alıpta gittin
Yüreğimde doldun taştın neyin varsa götürdün peşinde
Geriye ceplerimden dökülen korkularımın izleri birde
joker hakkı sevmelerim kaldı
Ki... sevmelerim seyir defterimde biriken hayale dönüştü
İçimden gitsende kelimelerde türüyor cümlelerde çoğalıyorsun
Gittin
Ama adın hala yüreğimdeki yurdun başkenti
Gelme
Yalnızlığımın ışığında yeni bir sevda yurduna taşınıyorum
Bunca şehirler arasında yaşadığım yerin başkentini bulamadım
Gelme
Kahrolmasın dünyam yokluğun kalsın burda
varlığın kimbilir öbür dünya da.
Kayıt Tarihi : 5.3.2008 15:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!