ipekli esvaplar giyinmiş gecede siyah
rüzgar hırçın
güvercin çiziyor nakkaşlar,
can kırıklıklarına
bölünmüş tabletlerde çivilerin deldiği,
zaman artıkları
ışıklarda kan
göz yaşında aşk
ve an...
Mezopotamya'da kelebekler ölecek birazdan
zülfünden tel çekecek
Mem Zin'in
toprak ağıtlanacak Tur dağında
yılkıda acıyacak can
ve Pera da,
kağıt mendilleriyle küfürleşecek,
masalları ölmüş çocuklar bahtsızlıklarından
omzu yarı açık bir kadın,
dudaklarını boyayacak
Asmalı mescidin kaldırımlarında
ip atlayacak,
on üç,on beş yaşlı ayıplar
mendil kapacak ebeler
üstlerini örtecekler dualarıyla,
Ağa camisinin yan sokaklarında
vahlanacak gecenin kınası,
yağmur kuşları çığlıklarında
yanacak uzun havalar,
Samatya'lı bir konduda
cüzdan köşelerinde sakız patlatacak,
taşralı kahkahalar
kömürle göz boyayacak,
Mezopotamya 'da ay tanrısı Nanna
ölüm ışığına sürtünecek kelebekler
bileklerini kesecek İnanna
suadiyekasımikibinonaltı
Demir Mutlugil
Kayıt Tarihi : 10.3.2017 11:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Saygılarımla..
TÜM YORUMLAR (3)