Yıldızların tozuna bulaşmış saçlarım

Yüzüme bakmayın
Yalancı gülüş aldatmasın sizi
Arkasında kanlı gözyaşlarımdan
Dizlerime kadar kırmızı dereler
Yıldızların tozuna bulaşmış saçlarım
Kaybedip de bulamadığım hayallerim
Birazda yalnızlığın törpüsünün tozları var

Hiçbir sabahı sevmedim ben
Yalnızlıkla uyandığım
Kaçıncı name
Kulaklarımda eskidi
Bir güle kıyamadım
Dalında bıraktım
İçimle beraber bir yerde
Bir dikeni vardı ki hala içimde bir yerde

Hüzün inerde
Bana uğramadan gider mi?
Ne zaman gelse
Dudaklarımda bir tebessüm alır
Fark ettirmem çocukluk düşlerimi saklarım
İçimin en derinlerine
Bir gün gelecekte
Gerçek olacak diye
Yalanları söylerim kendi yüreğime
Saf yüreğim inanır
Yalanın en hasına
Gözlerim isyan eder
Taşar yanaklarımdan
Öyle saf bir yere akar
Tuzlarında beyazım
Ne olur kandırmayın diyemem
Hayır diyemem
Bilsem de kırıklıkları
Yürürüm camların üstünde
Yoldur biter diye
Son olsun diye
Yalanlar söylerim yüreğime
Kimseye söylemediklerimi
Söylerim
Kendim bile kendime yabancı kalırım
İçimde birisi yalnız
Dışında birisi yalnız
Her yerim sarılmış
Bitmiyor bu ateş
Hep benimle umutlarımla besleniyor
Biteceği gecelerde
Büyüdükçe büyüyor
Dumanı yüzüme vuruyor
Simsiyah gece oluyorum
Yalandan yüreğim anlamasın diye
Yıldızları koyuyorum üstüne
Parlıyor da inanıyorum garibim
Onlar aslında çoktan ölmüşler
Bir tek ben bilirim
Her görünen gerçek değil işte
Gösterilenleri inanıp
Hissedemediklerinizi yargılamak
İşin en kolayı

Gülüyorum yine işte böyle
Yüreği kendi tarafından kandırılmış
Kirli yüzlü bir çocuğum işte
Beklemek ne kadar da zormuş
Öğrendikçe sıkıldım
Sıkıldıkça kapandım

Ellerimde bir günüm var
Sımsıkı tutuyorum
Bırakmayacağım hepinize inat
Terler içinde
Teslim etmeyeceğim
Vermeyeceğim
Bir ben var şimdi
Sonsuzluğum yalnız benim ellerimde
Biliyorum
Sadece bekliyorum

Yüreğim çık artık dışarıya
Hadi gidelim buralardan
Sonsuzluk bizim
Buraları bildiğin gibi
Benim sana anlattığım gibi
Asla olmadı
Asla da olmayacaktı