Bir kente, bir insana nasıl başlanır
takvimlerden düşmekte olan soluk bir pazartesiye
taraçalarda - gaz tenekelerine yerleştirilmiş -
mor karanfiller, taş basamaklara...
Yeşil bir su akıyor gecenin içinden
Asitlenmiş kuleleri ve yorgun parkları kentin
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Nerede olursan ol, baktğın şeyde memleketini ararsın. Gaz tenekesine dikilip merdiven kenarınlarına dizilmiş mor karanfillerin sana verdiği hazzı, o ünlü katedrallerin soğuk duvarlarında bulamazsın. Niçin gitmek durumunda kalındığı, memlekette yaşama alanı belki de ekmek parası niçin bulunamadığı da cevabı yüreklerimize mengene sorulardır. Gönlümüz memlekette, bizler gitmek durumunda kalmışız ellere. Tarçın kokusuna sarmalansa arzular da buluversek kendimizi anamızın bizi ninnilediği sedirde temennisi ile yazılmış mavi bir şiir.
Günün şiirini ve şairini kutlarım.
Selam ve saygılarımla efendim
Bazen kelimeleri bulmak ne güç, büyüleyen satırlar karşısında...
YÜREKLERİMİZİN KANAYAN, FİKİRLERİMİZİN YEŞEREN GÜNÜ 10 KASIM
Şiire sözüm yok.
Güne yanlış zamanda düşürülmüş...
Bugün hem yasımızı, hem hissiyatımızı, hem de yeniden yeşertilecek fikriyatımızı ihtiva eden bir 'ATATÜRK' veya '10 KASIM' şiiri görmeyi çok arzu ederdim.
İyi ki, ana sayfada olmasa da 'Üye Şairlerden Günün Şiiri' sayfasında bu öenmeli ve özel gün atlanmamış.
Neredesiniz Atatürkçüler!?
Neredesiniz Cumhuriyetçiler!?
Neredesiniz demokratlar!?
Demek ki çok şey beyhudeymiş!..
Bu yorumum 'SEÇİCİ KURUL'a teessüflerimin ve teessüratımın ifadesidir.
Hikmet Çiftçi
10 Kasım 2014
'GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ'
Bir şiirinde şöyle diyordu Özkan Mert:
'Mandalina bahçeleriyle
yüzüne çizikler atttıran ben! /
Ben diyorum ki,bana bir şey olmaz…/
Çünkü benim cevşenim sözcükler..../...'
Gerçekten de onun cevşenidir sözcükler. (Burada 'cevşen' sözcüğünü savaş elbisesi, zırh olarak kulllandığını varsayıyorum.) Onlarla korunur, onlarla savaşır, onlarla dans eder, onlarla adeta oyun oynar, onları keşfeder. Önemli bir gurbet şairidir o.
Şiirlerinin de tarçın koktuğu kesin...
Gülümsemesi dudaklarından eksik olmayan, nurlu yüzlü bu şairimize selam olsun.
Herkes döksün kimliklerini ve sıfatlarını ortaya
Çünkü hayatı temizleyeceyiz - nasıl?
Hayatı yıkıyacağız -neyle?
Su içilen bardağı su ile yıkamazlar çünkü her su içildiğinde yıkanıyor zaten. Hayatı içenin bardağı hayatıyla yıkanar
Allaha tertemiz dönər yerə düşən yağmurlar
Dünyaya bulanmış cəsədləri torpaq yuyar X.E.
Amsterdam çırılçıplak, Paris tül altında, memleketimiz mavi bir şiir. Evet farkımız var
Amma yine de insanız, 'insan' ve aynen 'dünya' kelimesi de a sız olursa, ne dünya kalır ne insan, çünkü A demle Hevv A nın günahkar evlatlarıyız
Şiire ve şaire saygılarımla
anladık..avrupa benzemiyor bize!...ama biz de benzemiyoruz avrupalıya...:)
döndük arkamızı güneşe
kavuşum bir ay'adır yolculuk
yanımızda sevgili de yok!
valla..!...
kutladım saygıyla...
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta