Yıldızların Efendisi 2

Rabbim kabul etti beni Beytullah’ına çağırdı
Ah şu benim zalim nefsim, bu yük ona çok ağırdı
Hayır hasenat işinde hem kör idi hem sağırdı
Şefaat et n’olur bana yıldızların efendisi

Benim ayağıma bakın nerelerde dolaşıyor
Beynim sanki durmuş orda,o bile buna şaşıyor
Hain nefsim ise her an açıklarımı kaşıyor
Yetiş haydi yetiş bana,yıldızların efendisi

Beytullah’ın etrafında dolaştım ben yalın ayak
İşte o an benim nefsim, yedi benden biraz dayak
Şeytan yardımına koştu, bak onu galip sayacak
Yetiş haydi yetiş bana yıldızların efendisi

Tavaf ettim beytullahı, selamlayarak Hacer’i
İbrahim’in makamında, gördüm ben nice fertleri
Mültezemde gözün yaşı, akıtan o yiğitleri
Yetiş haydi yetiş bana yıldızların efendisi

Doyar mı vücut zemzeme,isterisen hortum bağla
Çıkar damla damla terle, yeter ki dengeyi sağla
Dökülecek tüm günahlar, vur gözüne vur da ağla
Yetiş haydi yetiş bana yıldızların efendisi

Aldık elimize Kur’an, gördük ne buyurdu rahman
Lebbeyk dedik koşup geldik, razı olsun ol yaradan
Altınoluğun altında, bıraksın bizi şirk isyan
Yetiş haydi yetiş bana yıldızların efendisi

Yetmiş iki buçuk fırka ayrı dilde aynı şeyi
Asar iken semavata, söylediği özgür reyi
Bırakmış heva, hevesi, dünyaya ait herşeyi
Yetiş haydi yetiş bana yıldızların efendisi

Yönümüz şimdi Arafat, Sevrde aradık biz seni
Ebubekir Sıddık Veli, Esma ana ve seveni
Yalçın kaya kucaklamış, anıların hala yeni
Yetiş haydi yetiş bana yıldızların efendisi

Cebeli rahme’den sana kucaklar dolusu selam
Âdem babadan bu yana söylenmiş en güzel kelam
Habibina Muhammedîm eşrefi mahlûkat adam
Yetiş haydi yetiş bana yıldızların efendisi

Şu ebucehlin evinde,verdik ağzının payını
Söküp geçtik oralardan, geçen şirkin pis rayını
Değerlendirdik burada, rebiulahir ayını
Yetiş haydi yetiş bana yıldızların efendisi