Yıl yetmişin bilmem kaçıydı..
Üniversite öğrencisi olduğum yıllar..İstanbul büyük,İstanbul hunhar..Okulla yurt arasında,taşralı mahcubiyeti ve sıcaklığıyla her gülen yüze tutunduğumuz,kolay kurulan arkadaşlıklarla,İstanbul’u küçültmeye, Dünya’yı da büyütmeye çalışarak geçen günler..
Para çokmuş bu şehirde..Bilemem! Bizde yoktu..
Tek eğlencemiz,hafta sonları üç beş arkadaş buluştuğumuz,parfüm kokan, sıcacık sinemalardı..
Mevsim bahardan kışa mı dönüyordu, kıştan mı bahara hatırlamıyorum..As sinemasında mıydık oda meçhul..Bilet kuyruğundayken niye çevirmiştim başımı onu da bilmiyorum.
Gözlerime değdiğini biliyorum, karası yakamoz ışıklarla bezeli, zifiri gecelerden de kara bir çift gözün..
Zaman yoktu o an..
Her gün bu kadar güzel mi bu deniz?
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Devamını Oku
Böyle mi görünür gökyüzü her zaman?
Her zaman güzel mi bu kadar,
Bu eşya, bu pencere?
Değil,
Vallahi değil;
Cok güzel ve etkileyici bir anlatis tarzi. Tebrikler.
Gözlerine girip...
Enginlerinde yıkanmak istedim.
Günahlarımdan arınarak
Orada, sana köle olup
Yaşamak isterdim.
Dalga dalga coşup
Prangalarla tutuklu kalmak isterdim.
Bir anlık değil, bir ömürlük...
İsterdim...
Seni bende harlayıp,
Közünde kebab olmayı istedim.
Okurken kendimden geçtim. Dayanamadım bu kelamı yazdım.
Değerli şair, izninizle bu anı yazısının sonrasında Candan Erçetinden dinlemek istediğim bir parça var.. Sizinle ve okuyanlarla birlikte dinlemek istediğim
Saygılarımla
GAMSIZ HAYAT
Sormayın neden bu durgunluğum
Görmeden kuytu yaralarımı
Sormayın neden bu huysuzluğum
Bilmeden saklı duygularımı
Çok mu dertsiz duruyorum uzaktan bakınca
Çok mu kalender sandınız dert anlatmayınca
Gamsız hayat, herkese başka sunar garip oyunlarını
Gamsız hayat, herkese başka kurar kahpe tuzaklarını
Gamsız hayat, herkese başka sorar geçmiş hesaplarını
Gamsız hayat, herkesi başka yorar görmez gözünün yanı
Sanmayın biter bu durgunluğum
Sarmadan kuytu yaralarımı
Sanmayın biter bu huysuzluğum
Açmadan saklı duygularımı
Çok mu güçsüz duruyorum derdimi paylaşınca
Çok mu çaresiz dersiniz dertten ağlayınca
Söz: Aylin Atalay
Candan Erçetin
Müzik: Candan Erçetin
Öyledir . Ya bir çift siyah göz olarak kalımıştır o gençlik günlerinden bugüne kalan yada sapsarı rüzgarda deniz gibi dalgalanan saçlar . Kimi bir yangında kül olur kimi gazete kağıdında vurulur . Yazık olan ; yananlar, vurulanlar ve asla geri gelmeyecek o günlerdir ..
bizlerin bilemediği ,duymadığı kaç yaşam son buldu karanlığın koynunda
zor zamanlar dı hem deçok zor...
anımsatan vefa duyguna sağlık Esinim...
tebrikler...
düz yazı gibi nitelesende sen,
bence müthiş bir şiir olmuş .
Esin kutlarım seni.
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta