kaybolmuş bir neslin çocuklarıydık biz...
karartma gecelerinde yitip gitmiş,
gözünü,
kan ve barut kokularının ortasında açmış çocuklar...
bir başına,
acılarla büyürken,
yaşadığını zannedip,
cilalı dünyalara,
hep iç çekerek bakan,
ama 'payımıza bu düştü' diye,
bir kenarda susup kalanlardık...
aslında ağlanılası küçüklüklerimizde,
her gün katmerlerken ezilmişliklerimizi,
renkli televizyonlu eve koşar gibi,
koştuk durmadan,
kavgaların tam ortasına...
kaybolmuş bir neslin çocuklarıydık biz...
arasından soğuk giren,
pencerelerin kenarından,
perdeyi usulca kaldırmadık mı?
veya o küçük yüreğimize,
o uçurtmaların gezindiği gökleri sığdırmadık mı?
bir gün gözümüzü o uzak ülkelerde açıp,
çaresizlik limanlarına savrulmadık mı?
herkes çikolata zamanlarının,
doğum günü partilerinde balonlarını patlatırken,
divanın kenarına tüneyip,
kapıdan geçen renoların uğultularından saklanmadık mı?
babalarımızın yaralarını görmezlikten gelip,
hep omuzlara alındığımız zamanlarla hatırlarken geçmişi,
annelerimizin çığlıklarının ve gözyaşlarının,
üzerine parmaklarımızı kapayıp,
o yangın şehirlerden,
hep kaçmadık mı? ...
kaybolmuş bir neslin çocuklarıydık biz...
kaybolduk...
kaybettik...
rahat bırakın çocuklarımızı...
Kayıt Tarihi : 24.10.2008 21:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!