Varlık sofrasında lokma yiyenler
Ardımızdan kurşun sıkıp gittiler
Dostluk hırkasını giydim diyenler
Kapımıza kilit takıp gittiler
Dağ isen rüzgâra alış dediler
Dumanlar yoldaşın karış dediler
Güneşi görmeye çalış dediler
Şimşekleri başa çakıp gittiler
Yengece gidişi düzdür halince
Fermanlar yazdırır cinnet gelince
Yapışır pençesi sıkar zalimce
Yavuz edasıyla bakıp gittiler
Zaman tarlasında fitne türedi
Kurudu çiçekler ayrık üredi
Bağcılar bahçeden çöplük küredi
Yağmurdan toprağa akıp gittiler
Hakikat nehrinden içtik şerbeti
Cahilin aczinden aldık ibreti
Zalimin zulmünden gördük şirreti
Mazlumlar dağından çıkıp gittiler
Bekleriz zamanın elbet tavını
Şahin küçük ama vermez avını
Varsın savunsunlar kötü savını
Başlarına çağı yıkıp gittiler
12.02.2012
Kayıt Tarihi : 23.2.2022 01:32:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!