Yıkıntının Gölgesinde
Bazen,
Küçük bir huzurun hayaline sığınıyorum,
Bir rüyanın içine doğmak istiyorum
Ama her defasında kalbimden bir harf daha düşüyor,
Ve ben bir kez daha kendimi terk ediyorum…
Gönlümün uğramadığı o eski durakta
İn cin bile kalmıyor artık benden sonra.
Zaman eksiliyor içimde.
Her düşünce sürgüne gidiyor
Sırtında acılarla dolu bir valiz…
Her hayal bir darağacında salınıyor
Ve ipi ben çekiyorum kendi ellerimle.
Ne zaman umut etsem,
Kalbim atmaya başlasa
Gökyüzüne bakıyorum
Ama yine yere çakılıyorum
Ve bu düşüş…
İnançla çıktığım her basamağın bedeli oluyor bana.
Bulutları tutmaya çalışırken
Gözlerimden oluyorum.
Düşlerime bir perde çekiliyor
Ve perdeyi çeken hep tanıdık biri oluyor.
Her "merhaba" bir "veda"yı gizliyor içinde
Ve her tanıdığımdan
Bir kazık daha yiyorum hüzünlü bir gecede.
Sessizlik bile bana düşman artık,
Sustuğum yerde bile bağırıyor hayat.
Ben unutmak için değil,
Hatırlamak için yazıyorum
Çünkü kalbimin küllerinden bile
Aynı yangın çıkıyor her defasında.
Bir gün…
Son nefesimi verdiğimde
Beni sadece toprağa değil
Yaşadıklarımla birlikte gömün.
Bütün gözyaşlarımı,
Bütün sessiz çığlıklarımı,
Bütün “keşke”lerimi alın yanıma.
Çünkü bu hayat,
Bir labirentler zinciri gibi
Her umut, bir başka çıkmaz sokağa götürdü beni.
Her kazanç,
Bir ihanete açılan kapı oldu.
Her sevgi,
Bir yaraya dönüştü en sonunda.
Ben artık zaferin ne olduğunu bilmiyorum,
Çünkü her sevinçte
Bir eksilme yaşadım içimde.
Her “iyi ki”
Bir “keşke”yle öldü.
Ve her “ben de varım”
Bir “beni niye unuttunuz?” feryadına dönüştü.
Şimdi…
Yıkıntıların arasında
Kendimi aramaktan vazgeçtim.
Çünkü insan bazen
Kendini en çok tanıdığı yerde kaybeder.
Ve bazen en derin yara,
Yüzeyde iz bile bırakmaz.
Ben öyle bir gece yaşadım ki,
Gözyaşlarım bana bile yalan söyledi.
Bir yanım affetmeye meyilliyken,
Diğer yanım seni her gece öldürdü içimde.
Sustuklarım sesimi tüketti
Ve her sustukça
Bir dil daha kaybettim dünyaya.
Adımı unuttum bir kadının ağzında,
İzimi unuttum bir kaldırımda,
Ve artık inanmıyorum
Kimi seversen hayat ona güzel davranır yalanına.
Ben sevdikçe,
Hayat daha çok öldürdü beni.
Korkuyorum…
Yeniden sevmekten değil,
Yeniden aynı sona yürümekten.
Bir tebessümle kandırılan hayallerim var,
Bir gülüşün ardından gelen
Çivilerle örülmüş yalnızlığım.
Kalbim artık sığınacak bir liman değil,
Koskoca bir enkaz…
Üzerine bastıkça
Sana ait ne varsa batıyor ayaklarıma.
Ve yürüdükçe,
Biraz daha senden kanıyorum.
Ama bil ki:
Bir gün bu dünya sustuğunda,
Ve gökyüzü de gözlerini kapattığında,
Ben hâlâ yazacağım seni
İçimdeki o son kalem kırılana dek.
Yüreğimdeki yıkıntının gölgesinde,
Yalnızlığımla barış yapana dek.
Mehmet Bildir
26.07.2025
Kayıt Tarihi : 26.7.2025 20:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!