Dün Adleri anlattı bir arkadaş uzunca,
Biz de onu dinledik, birkaç saat boyunca.
Psikiyatriye ne tür katkılar sağlamış?
Freud'a benzer mi? Veya ne farkı varmış?
Öyle bir bahsetti ki sanki bu gün caridir,
Sanırsın bugün hala hasta bakan biridir!
Halbuki o da bugün sıradan fani gibi,
Göçtü gitti geriye koyduğunun sahibi...
Ne kadar neyi fesat etti ise onundur,
Hangi hayra geç dedi veya hangi hayra dur..
Dinlerken arkadaşı akla köyümüz geldi,
Dere kenarındaki değirmenimiz geldi.
Çocukken hayran hayran seyrederdik biz onu,
İncelerdik sıkça biz çarkını, oluğunu,
Nasıl su akıyordu yukarıdan hızlıca?
Buğdaylar tane tane düşüyordu yavaşça?
Taşların arasından sıcacık un akardı,
Değirmenci arada gelir kıvam bakardı.
Hımm... İyi, iyi veya kalın bu derdi,
Giderdi yan tarafa bir şeyleri ederdi.
Bazen eğilir yandan bakardık fisinliğe,
Sık sık dalar giderdik müthiş mühendisliğe...
Kırk beş, elli yıl sonra geçen vardım yanına,
Akşam sabah göçecek kaykılmış sağ yanına...
Yıkıveren bile yok, dalı, direği durur,
Durdururken çekecek sapı, bileği durur.
Köylüm çoktan Bayır'a gider gelir olmuşlar,
Minübüsün ardına çuval koyar olmuşlar.
Cereyan değirmeni hem daha da hızlıymış,
İstediğin ölçüde kepek ayırmalıymış.
Dün Adler'i dinlerken bunlar geldi aklıma,
Değirmenimizin bu günkü hali aklıma.
Adler de aynen öyle tarihte kaldı artık,
Onun yerini yeni adlerler aldı artık.
Bir şeyler vereceksen onlardan anlat bize,
Adler benziyor artık o değirmenimize...
Yıkılmamış hala da gideni, geleni yok,
Gidip gelmeyi bırak yanından geçeni yok!..
Kayıt Tarihi : 25.5.2017 14:22:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!