yıkıldı yine insanlık kılığı şovenliğin
azılı dişlerinde ölüm mikropları
kuduzlukları kol germekte sokak sokak
kıskançlıkları ateş olmuş yanmakta
evler ateş ateş Bosna’da
sokakların kanını gözyaşı yıkamakta
insanla insanlık çatışmış
ezilmiş ayakları altında intikamın
intikam intikam doğurur
ezilişler başlangıcıdır şahlanışların
dile geldi yine yasaklı minareler
“ALLAHÜ EKBER” sedaları yükselen
Dalga dalga coşuyor inançlı gönüller
Ezan sesine
Paslarından arınan iman
Kanat kanat uçuyor karanlık köşelerinden
Buldu kolayı haçlı
Huzurunda deva maria'nın
Dolaşıyor bacakları
Ezan sesini duydu dalga dalga yükselen
Durdu
Bir nara da o attı şaşırdı
Kayboldu çığlığı “ALLLAHÜ EKBER” sedasında
Sarhoştu haçlı
İçtiği şaraptan huzurunda deva maria’nın
Baktı minare muhteşem
içinde pis bir hırs haykırdı
“yıkacağım, parçalayacağım”
Ateşlendi top, uçtu gulle
Minare bölündü ikiye
Kara bir bulut bekliyordu haçlı
İntikam gibi çirkin, vefasız
Gözyaşı bekliyordu bulut dolusu
Yıkansın istiyordu akıttığı kanlar
Sokaklardan
bir nur yayıldı yıkılan minarden
aydınlandı en pis amaçların
en karanlık köşeleri
çırılçıplak köşelerinde
düşmanların karanlık gizleri
şüphe gerçeklere boyun eğdi
gerçekler soyundu maskelerinden
yıkılan minare boyut oldu olaylara
saplandı düşüncelere
buz kesildi savaş
kilise ile Cami arasında
boyut oldu yıkılan minare
bacaklar koptu
buz gibi dağılan beyinler
mezarların dilinde
bilsin
bilmeli intikam zihniyeti
ağaçlar meyve vermiş sizi beklemekte
sofranızda aynı tarlanın ekmeği
sevmeyi öğrenin birbirinizi
çalsın çanlar, okunsun ezanlar
sizi beklemekte
sizi beklemekte hep beraber açtığınız yollar
şiir 2002 DE YAYINLADIĞIM ”ÖLÇÜNME”” ŞİİR KİTABIMDAN
Rahim Recep AkdoraKayıt Tarihi : 11.7.2015 02:43:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
acımasızlığı. Daha 20. yılını anımsadık Srebenitsa'nın.. Anaların kurumadı gözyaşı... 8 bin kişi dizildi toprağa dudaklarını hiç kıprdatmayan dünyanın gözleri önünde. Yıkıldı Mostar Köprüsü, barış yıkıldı, minare yıkıldı, insanlık yıkıldı, bilmem bu haçlı seferlerinin kaçıncısıydı. Uyan artık ben insanım diyen insan, uyan artık tüm düya kızıl kana boyanmadan. Sevgiler, başarılar.
Değerli üstadımın,duygunun,hüzünün tavan yaptığı,böylesine kasvetli bir günde o acıdan kavrulmuş yürek sesinin, dize dize hece hece bu anlamlı şiirde hayat bulup,şekillenmesiyle,Çok acıda olsa, Srebrenica´da Bosna´nın diğer bölgelerinde şehit düşen onbinlerce kardeşimizin anısını yad etme fırsatı bulduk.. Ben değerli Üstadımı ve bu son derece anlamlı şiirini yürekten kutluyor,selam ve saygılarımı iletiyorum...
Batı böyle bir ayıbın içinde.. Bin yılı aşkın...
İşte Amerika... Kızılderililer nerede şimdi? Kimler göç etti oraya, 'altın tutkusuyla' yanıp tutuşan İspanyolu, İngiliz'i, İtalyanı, Fransız'ı.. Hepsi!
Soykırımın dik alası yapıldı orada... Ölümcül mikrop bulaştırılmış battaniyeler dağıttılar, vurduklar yetmedi!
İşte Avustralya... Nerede Aborjinler? 'Müzelik bırakana kadar' kimler soykırımı yaptı? Yine aynı batı!
Ya Haçlı seferleri? Tapınak şövalyeleri 'kanlarını içmedi mi' Müslümanların?
Yaşadıkları Ortaçağ boyunca 'karın deşenler, kadınların içinden şeytan çıkaranlar' kimdi? Kimdi engizisyonu icat eden, giyotinleri durmadan çalıştıran?
Aynı batı.....
İşte Bosna'da yıkılan minare de, soykırıma uğratılan yüz binlerce Müslüman da onların eseri...
'Kanı kanla yumazlar, kanı suyla yurlar' diyen de biz...
Adaleti Avrupa'ya taşıyan biz, dinlere, dillere, kültürlere dokunmadan 4 asır yöneten de biz...
Yunup arınması gerekenler, bir de soykırımcı ararlar!
Aynalara baksalar, bir baksalar!
Tebrikler şiire ve değerli dosta...
TÜM YORUMLAR (9)