Yıkık Duvar Şiiri - Emre Gümüşdoğan

Emre Gümüşdoğan
62

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Yıkık Duvar

günahın en yeşiliydim
ıslak ateşle uyanmadan tufanda
ağacın kovuğunda saklandı küllerim
binlerce yıl
lanet bir dille konuştum kuşlarla

annem babama nışanlıydı yeni
soluk alışlarında
sessizliği sinerdi odalara
babam çilingirdi açardı sesini
yorgun salınımlarla geçerdi eski yolu
yaşlı süvari
kendi heybetinde büyürdü babam

semaver dururdu rafta bakır
taş plaklarda Safiye Ayla
kiraz bahçesinde çilingir sofrası
pencereye çıkışını beklerdi
yeni yetme duruşum
fırtınanın sukunetiydi bizi aldatan
ve söylenmemişleri duymanın erdemi

dudak iziydin camda / fena aşıktım
ipi dolaşmadan birbirine
gökte ucurtmalarımızın
- buyurgan sesti yaşam -
şarkılara sığmayan biz
yıkık duvarları olarak kaldık
tuğlası sevgiyle örülü mabetlerin

yeni sıyrılmışken çocukluktan
o anı yaşadım / yıllarca sürdü
pişmanlıktı bozaran saçlarım
çercevesiyim şimdi yaşlı fotoğrafın
kaç basamağını saydım yaşamın bilmiyorum
yüzümde özlem ensemde acı kırıştı
bıraktım düşleri / olduğum kadarım

Emre Gümüşdoğan
Kayıt Tarihi : 22.11.2003 23:07:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Emre Gümüşdoğan