Yiğitler Dile geldi Şiiri - İbrahim Sağır

Ben Samsunlu Binbaşı Mert,
Ben Yüzbaşı Fikret,
Ben Üsteğmen Hasan,
Bir ihanet rüzgarı esiyor namert mi namert.
Kandırılmış gençler var karşımızda,
Vursan bir dert, vurmasan bir dert.

Ben Aydınlı Kemal,
Ben sizi tanımam, siz beni,
Vatan aşkı yanar yüreğimde sıcacık.
Şırnak Dağlarında buldum kendimi,
Vatan kutsal görev kutsal.

Ben Rizeli Onbaşı Cemal'im,
Karadeniz'in hoyrat dalgaları yıkadı tenimi,
Hamsi avladım, fındık topladım,
Büyüdüm, serpildim, asker oldum,
Dalgalanır kışlamda şanlı hilalim...

Ben İstanbullu Asteğmen Orhan,
Anadolu dertli dediler, Anadolu gamlı,
Koştum geldim yâre koşar gibi.
Ne ihanet durdurur bizi ne boran,
Savaşa savaş, pusuya ousu,
Kurşun adres sormuyormuş varsı sormasın,
Her kahpeliği önler Türk Ordusu...

Ben İzmirli Çavuş Seyit,
Anam kına yaktı elime, babam dua etti,
Azığımı koydu kızkardeşim Fadime.
'Koş ağam' dedi 'koş'!
Üç yaşında Halit seslendi ardımdan,
'Ya gazi ol ya şehit!

Ben Urfalı er Salim,
Yöremde bir savaş başlamış sinsi mi sinsi,
Ermeni artıkları azmış, dönekler baş kaldırmış,
Köy basmış, mezra basmış,
'Durulur mu ' dedi helalim
Vatan darda besbelli,
Kırmazsan o elleri boynunadır vebâlim '

Ben Balıkesirli öğretmen Sedat,
İlim ordusunun bir ferdi.
Çocuklar okusun istedim, aydınlansın istedim.
Bu isim, bu sıfat, bu edat,
İki kere iki dört,
On kere on yüz,
Vatanı sevin dedim vatan aziz.
Susuzdu körpecik beyinler,
İstiklal marşını ne de güzel okurdular.
Bir uğursuz gecede kin kustu hainler...

Ben Edirneli Polis Mehmet,
Huzur ordusunun neferi.
Rahat yaşasın istedim insanlar,
Şerden, beladan uzak.
Gece nöbet, gündüz nöbet,
Gitti gözlerimin feri.
Anlamaz bu duyguyu yaşamayanlar.
Sezilmiyor nerede tuzak,
Mukaddes vatanın dağı, taşı,
Ve heryeri Cennet...

Ben Karslı Şehmuz,
Ha bu dağlar bizim dağlar,
Yad ayaklar basmalı mı?
Ha bu sular bizim sular,
Yad dudaklar içmeli mi?
Dava güdenler çıkmış bir fesat dava.
Moskof'a vermedik biz bu yurdu,
Yedi düvel geldi kovduk.
Yok öyle vatan vermak bedava,
Yok beyim yok...

Ben bir yaşında Ayşe,
Ben dünyaya kanmadan vurulan Ezo,
Barut kokusu yaktı genzimi,
Silah sesiyle uyandım,
Ciğerim yandı ateşe,
Al kanlara boyandım...
Soldurdular benizimi...

Ben doksan yaşında Zeyno,
Ben yüz yaşında Hüseyin Dede,
Böyle mi gelmeliydi ecel, böyle mi bitmeliydi hayat?
Sözüm bizden olan size,
Bir amansız gecede,
Kurşunlar yağdı üstümüze...

Düşünün biraz dönekler düşünün,
Tarihe kulak verin,
Bu isyanın sonu boş, bu isyanın sonu hüsran,
Bölünmez bu millet, bu aziz vtan.
Çanakkal'de daha dün,
Dedelerimiz vermedi mi el ele, omuz omuza,
Dökmediler mi düşmanı denize...

Seni kandırmışlar kardeşim,
seni aldatmışlar.
Bin senedir beraberdik, birdik biz,
Bu kin niye, bu niza niye?
Benim dedem Sakarya'da, senin deden Dumlupınar'da,
Vuruşmadı mı vatan için
Kan dökmedi mi bayrak için,
Allah Allah diye diye...

Binlerce şehit'in beşiği bu toprak,
Binlerce gâzi'nin emaneti bize,
Hür yaşayalım istemişler,
Dökmüşler kanlarını sebilce.
Ruhları ağlıyor halimize,
Belkide duada gündüz gece...

Gel kardeşim barışalım, gel dön hatadan,
Yüreğim açık sana, ellerim açık.
Şehit deden hakkı için, gâzi baban hakkı için,
Dini mübin hakkı için, sâlâ, ezan hakkı için
Bayrak vatan hakkı için,
Kucak açtım sana kucak,
Dostluk yeşersin il il, bucak bucak...

Kız almışız, kız vermişiz birbirimize,
Bayramlarımız bir, sevdalarımız bir,
Peygamberimiz bir, dinimiz bir,
Bayragımız bir, toprağımız bir,
Türkülerimiz bir, oyunlarımız bir,
Binler bağımız var aramızda, binler bağımız,
yâd fikire olma esir...

'Gelin birlik olalım' demiyor mu Yunus'um,
'Vatan bölünmez' demiyor mu Atam,
Düşmanları dost belleme,
Yâr omaz,
Dinsin anaların gözyaşı,
Ağlamasın bebeler,
Vatansız insan bahtiyâr olmaz...

Gayrı barış zamanıdır gel kardeşim,
İşte elim, uzat sen de el kardeşim,
Unutalım kırgınlığı,nizayı,
Millet gülsün, vatan gülsün,
Ova gülsün, dağ gülsün,
Hasta gülsün, sağ gülsün,
Bahçe gülsün, bağ gülsün,
Barış üzre and içelim,
Dünya gülsün, asır gülsün, çağ gülsün...

İbrahim SAĞIR