Yiğit Hamza! .. Şiiri - Ahmet Emer

Ahmet Emer
437

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Yiğit Hamza! ..

Ooooooooffffffffffff yandım anam,
Yandım yandım, of, anam yandım;
Ölüyorum yahu kimse yok mu? ! .
Bağırtıları arasında aniden başlayıp, hızla yükselen karyola gıcırtıları.
Yataktan aşağıya atlayıp, duvara sırtını sürtmeler.
Yeniden yatağa çıkıp bu kez, ayakları ranzanın demirine sürtmeler…
Bacakları karına, çekip ileri uzatmalar, bacak aralarını kanatırcasına kaşımalar…
Göbeği açıp, karnı, böğürleri, kasıkları kaşımalar;
Sırtı yatağa sürtmeler, ayakları birbirine sürtmeler…
Avuçları birbirine, kafaya, yüze, boyunlara sürtmeler…
Sabahlara kadar böyle yapıyordu Hamza!
Akşamlara kadar da el ve ayaklardan pul pul parçacıklar koparıp, sağa sola atıyordu.
Egzema olmuştu Yiğit Hamza! ..
Manisa’ nın Saruhanlı’ sından, kırklı yaşlarda, buğday tenli, göbekli, başı kelleşmeye yüz tutmuş…
Tipik Ege’ li Hamza! ..
Birkaç dönüm babadan kalma zeytinliği var.
Adliyede mübaşir Hamza.
Dinlencelerde soluğu köyünde alır, çalışır bağında, bahçesinde…
Eşinden ayrılmış, geçimsizlikten.
Eşiyle değil, kayın validesi ile geçimsizlikten ayrılmış eşinden Hamza.
Bir gün but, kanat, ekmek, domatla gitmiş ama ertesi gün eli boş gitmiş eve.
“Gocan eli boş mu geldi gı” demiş kızına?
“He nolcak, param mı” var demiş Hamza da, maaşa az galdı, sabrediveen gari!
Gitmemiş fazla, götürememiş bu şekilde, oysa çok sevmesine karşın eşini boşamış Hamza.
Hem de bir celsede, geçimsizlikten…
Eşinden boşanır ama çocuklarından da öyle mi?
İki kızı var, birisi altı öteki sekizinde, okula giderler ikisi de.
İnat bu ya hemen evlenir Hamza; hemen bir, derken ardından ikinci çocuk.
İlk eşinden olan kızlar büyüdüler, nafakalar az gelmeye başlamış.
Artırmak için dava dava üstüne.
Biri oğlan üç kız çocuğuna, ev hanımı eşine bakar Hamza.
Çaresiz, kararsız, ışıksız, kadersiz Hamza!
Ondört yaşında kız onca azgın (!) , oysa sevgisiz; kaçmış ondördünde bir oğlana,
Garajlar tutulmuş, yollar kesilmiş, yakalanmış Manisa’ yı çıkmadan daha…
Çok geçmeden yine kaçmış ondördünde bir sınıf arkadaşına daha.
Baba Hamza duyunca koşmuş peşine, düşmüş yollara, kıstırmış garaj yolunda!
Bırakır mı bir daha, sımsıkı sarılır, yerlerde yuvarlanır kızı ile, yata kalka zorla teslim eder anasına.
Arkadan bir yakınma daha, Hamza doğru savcılığa; kızını yerlerde sürüklemiş, işkence etmiş kızına!
Zoruna gitmiş tüm bu olanlar, yıkılmış Hamza.
Dedim ki Hamza, çocuklarını hiç öpüp okşadın mı?
Dizine oturtup saçlarını sıvazladın mı?
Seni seviyorum dedin mi hiç birine?
Tık yok Hamza’ da!
Eşine dedin mi hiç seni seviyorum diye Hamza? ! .
Alışmasın, şımarır; hem utanırım, denir mi hiç; bizde adet değil dedi Yiğit Hamza! ..
Yatıyordu dermatolojide daha…

Ahmet Emer
Kayıt Tarihi : 28.12.2012 21:46:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Ahmet Emer