"yığınlar içini dökünüyor..."
Yıkanıp yuğuluyor içler içler..
İçler acısı...
Sonra içlerindekilerden biri birden.. hah!
Hah! Anlamsızlaşır;
Anlamsızlaşır?
...a n l a m s ı z l a ş ı r...
Öylesi yüklü bir veri akışıdır ki
'Ç i ğ Ç ı ğ Ç a ğ', ç a r e kaçmakta
Bulunur k a l m a m a k için a l t ı n d a.
Altında kalmamak için...
Peki nolur sonuç?
Nereye varılır?
Neye varııırrrr...
"derdim mi varmış? yooo
Nerden çıkarıyorsun, aaa" a!
Benim derdim ne ki senin derdin yanında
Onun derdi yanında bunun derdi yanında
Şunun ötekinin berikinin dertleri yanında.
Ho hoo! hooo! mutluyum ben,
Hepsiyle kıyasla, hem de çoook! 'a.
Mutlu!
Hımm mutlu...
Mutlu yaa.
Eğer hiçliğe varacaktıksa, hep birlikte...
Yo, yoo
Hayır, hayııır
Varmışız bile!
Oradayız işte, h i ç l i k t e.
H i ç l i k de?
Hımm...
Aç şimdi, hiç sayfandan bir tane: h i ç i ç e
Hiçe hiç... yanlış yanlış yanlış yanlış yanlış
Yanlış olan bir şey vaaar-sa-daaa
Yığınlar içini dökerken içine de
Dökünülür büyüüük havuzun
Büyük Havuz?
B ü y ü k Havuz...
Dökülürüz içine, hem de üstüste,
Hem de tepeleme ve önüne akıtıyorsun
Yemeğini yine, b e b e k . . .
B e b e k?
Be be bek...
Sonu: yok
Gibi.
Buradaki yanlış zaar: arayış -yanlış-
Bekley-iş yanlış yönel-iş yanlış
İşbu mecra... da
Mecra?
E v e t, m e c r a a: yatak.
Bir işin gidişi bir olayın doğrultusu:
Yoksa burada ne işimiz olsun?!
Burada sayfa görünür insan zannederek
Tek tek sayfa halimizle birbirine
Öbür yanda insan ve kitap görürsün
Ve birçok insan ve çokçok eser-ler
Eserler ha eserler, estirirler, kestirirler..
Her biri bıktırır usandırır cinsten teni
Çünkü her mecrada insan sürü
Halinde sürü; birinde de o sürünün
İçinde, iii- ilerlemeye çabalıyordur
Ya da bir kaçının... bikaçının!!
İlerlemeye... i l e r l e m e y e mahkum
Çalışılıyordur. Evet.
Nere ilerlemeye ama?
Onlar nereye gitmekteler?
Onların arasında, onlarla,
Nereye-niye sürüklenilmekte?
İstenilen yönde mi ilerleyiş,
Sanılmıyor. sanılmaz öyle kolay kolay,
Çünkü dertlerinin... "hepsinin saygıya değer
dertleri var" Çoook zaten yook denemez,
Birbirinden ne kadar farklı olsa da var elbet
Ama acep, aynı derdi mi heybe
Edinivermiştirler, haybeye?
Yok. Beyhude düşünümlerin hepsi
Bir kitaba sığamıyo işte var bulunmak için
Var bulunmak istenmiyor ki burda
Hayır, olmasak da olunabilir
Ve pekâlâ gayet tabii olunabilir.
Mecradan ayrılış kesinlemek istenmez ama
Mecranın mecrasından ayrılışı gözeterek
Kesinlenmek istenir, -burda-, evet bu mecrada
Kendi içinde birkaç kola ayrılmakta
Ve akışın bu cılız kolu şu cıpcılız akıntısı
Şırıldarken daracık oluğunda
Kırık kırık da olsa kesintisiz bir kırıklıkta
'Teşbihte Hata Olmaz' testiler zamanla
Doluyor mudur, ona bak! -Caksın!
Mecra da küçümsenemez, büyük bir mecra
Ve mecralar içre mecralar büyümekte, ama
Ama... ama... ama o mecra şu mecra
Bu mecra: "ya bundadır ya şundadır"
Hangisininkinin cılız şırıltısı,
"ya ondaki ya bundaki" kuyuyu
Dolduruyorsa... eğer... bir kuyu,
Tek bir duyu su, doluyorsa... eğer...
Yine de.... ihtiyaca yönelikse eğer...
Doyuma... susamışlığın
Ferahlığına...
Doluyorduysa...
Öyle bir kol ayrımıdır ki,
Mecra içre mecradan, bilinmeli ki
"delicesine". "hep zati delicesine."
Ama yıkıldı yıkılacak bir bentte
Birikiliyor: BEN'T...
Bir kanun maddesi belli ki O.
Bağlamı bu...
Bu mu yoksa, Bul, mu!?
Yoksa, yıkılmamalı mıydı bent?
Ya Bentler?
Kuyu suyla dolacak ve bir gün lazım olacak...
"çünkü bir gün lazım olacak...
çünkü bir gün lazım olacak...
çünkü bir gün lazım olacak..."
Hep bu neden:
Bir gün lazım olacak.
Bu bir gün de çok lazım olacak.
Enteresandır, şimdinin değeri
Bilinemiyor pek,
Bilinemiyor, o kadar;
Vesselâm!
Kayıt Tarihi : 1.12.2024 15:33:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!