Toprak olup ayrılıkların üstüne sersen
Sevdamı da ektiğim bağrında gül yetişsin
Bir gün yeter pişmanım içim yandı su dersen
İçimde birikmiş gözyaşımdan göl yetişsin
Gül bahçesine girecektim elini versen
Diken bile acıtmaz gül kokusunu bilsen
Vazoya kesipte koydum solacak sevmezsen
Dalına konup ötmese de bülbül yetişsin
Üzümü kesince bağda yemeği seversin
Elini yıkarken göz göze gelir gülersin
Kabarcık üzümün şırası az geldi dersin
İçimde açan kır çiçeğinden bal yetişsin
Bastık ile sucuk samsa azık koydum yersin
Bunlar yanık üzümün kendi özü bilirsin
Bir sal pekmezi çaresizce koydun gidersin
Tadımı nasıl bakmak istersen dil yetişsin
Ne bağ kaldı pekmezini kanıp içeceksin
Nede gül bahçesi bülbül gibi öteceksin
Geriye dönüp gelmeyi çok isteyeceksin
Hızlı hızlı gitmiştin arkandan yol yetişsin
Kayıt Tarihi : 24.12.2018 11:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!