Dün gece, yeşil gözlü bir kadın vardı düşümde;
Yıldızlar doluydu kucağı ve samanyolunu sürüklüyordu peşinde.
Üzerinde, sadece gün batışından kalma eflâtun bir tül vardı
Ve omzuna dökülmüş saçlarında binlerce kıpkızıl gül vardı.
Gül yaprağından dudakları, fettan bir tebessümle bükülüyordu,
Bakışlarından, çiğdem rengi, karşı konmaz dâvetler dökülüyordu.
Yumuşak adımlarla yürüdü
Küçük, pembe çıplak ayakları hep arzularımın üstüne basarak
Ve düşümün içinde, beni günahkâr bir darağacına asarak...
Sonra geldi ve tam karşımda coşkulu bir kısrak gibi durdu,
Şuh bir kol hareketiyle üstündeki o tek tülü savurdu.
Şimdi vücudu, gümüşten bir yay gibi gerilmişti
Ve tanrının yarattığı tüm güzellikler önüme serilmişti
Gizem dolu bir hareketle çırpınca ellerini
Sanki düşümün içinde esrar dolu yeni bir düş açıldı;
Ve etrafa, bir günah müziğinin nağmeleri saçıldı.
Bu, onu bir kadın olarak gördüğüm son andı,
Raksa başladığında artık o bir dişi şeytandı.
Coştukça müzik, o da coştu, şimdi bir yılan gibi kıvrılıyordu
Kucağından yıldızlar ve günahlar dökülüyordu...
Sonra birden bükülerek beli, aralık dudakları bana doğru uzandı,
Efsunlu bir iksir boşaldı dudaklarından, bir ateş ırmağı gibi
Dudaklarım yandı... Yandı...
Ve kurumuş tüm çiçekler, hayat buldu, suya kandı...
Sabah,
Odama gün ışığı dolduğunda ürperdim birden;
Yerde o yıldız kırıntıları duruyordu
Ve odam,
Günah kokuyordu...
Kayıt Tarihi : 24.10.2008 13:25:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Kimden: Kriz@nt€m (Bayan, 26) Kime: old Tarih: 24.10.2008 13:52 (GMT +2:00) :)) Çok güzeldi... Arabik bir film sahnesi belirdi gözümün önünde raks denince... Biz de kumanda hep babamın tekelindedir... Ailecek oturmuşuz ve tv izliyoruz daha da küçüğüz... Malum sahnelerden uzak tutulur ya çocuklar, tam da sizin anlattığınız gibi bir gece girişi vardı tv de :) hatun oynuyor, dönüyor felan, babam gidişatı anlayınca kumandaya bastı çaktırmadan... Amaç çocukların ahlakı bozulmadan kanalı geçmek... Ama o da ne! kumanda tutukluk yaptı, babam yine denedi, bu arada sahne ilerliyor tabi... :) Bir hışımlara tuşlara basıyor ama görmeyin :)) biz zaten tv'ye bakmıyorduk o sıra da, babamın ne yapmaya çalıştığını anlamaya çalışıyorduk kardeşimle... Babam ısrarla kanalı değiştirmeye çalışıyor (halbuki kalkıp tv üzerindeki düğmelere bassa olay bitecek) biz gülüşüyoruz felan derken babam iyice sinirlenmiş '-Kalkın yatın eşşek sıpaları sizin yüzünüzden maymuna döndüm...' diyince akşamın sekizinde yataklarımıza sürüldük...:(( Ben galiba yine şiirinizi sabote ettim :)) Muhteşemdi Ünal Bey... Şiirlerinizin farklı tatlarını seviyorum... Sevgilerimle... _______________________________________________________- Kimden: ***Yoksan Eğer*** (Bayan, 40) Kime: old Tarih: 29.10.2008 19:12 (GMT +2:00) Harikaydı bu şiir.. Tüm şiirleriniz kadar.. Sevgiler ve saygılar size. ______________________________________________________-

ne güzel farklı bir şiir okudum kaleminizden tebrikler
Kutluyorum Sayın Ünal Beşkese selam ve saygılarımla
Bence hayır .
O kokan günah değil rüyanın, rüya olmasının yarattığı hüznün kokusudur ...
Çok güzeldi sayın Ünal Beşkese ...Kutluyorum şiirinizi, kaleminizi.
TÜM YORUMLAR (12)