Yeşil Feraceli Kadın Şiiri - İbrahim Çel ...

İbrahim Çelikli
1151

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Yeşil Feraceli Kadın

“-hatırı sayılır zenginlerden bi Aziz Usta
varımış da
hırsızın biri bunun evini
yarmaya gakmış
adam evine giren hırsızı kovalarkana
hırsız düşmüş,
balkonun korkuluğundan aşşa
hırsızın ayağı kırılınça
tabi kaçamamış yakalanmış
derdest gadı’nın huzuruna çıkarılmış

gadı efendi buna bi zılgıt çekiyo
bir azametle
yörüyo hırsızın üsdüne
“-bre melun, utanmaz mısın
bu yaşta hırsızlık yapmaya
haram, günah nedir bilmez misin
atın bu deyyusu zındana
hanyayı-gonyayı bellesin
alın teri dökmeden
garın doymaycağını örensin”

hırsız itiraz etmiş
“-efendim ben bir şey çalmadım ki
bu memlekette adalet yok mudur
siz beni zındana atıyorsunuz
benim suçum günahım ne” demiş
gadı evelemiş, gevelemiş
“haklısın” demiş
hırsıza bi dirayet gelmiş
gadı efendiye
yüklendikçe-yüklenmiş

“-asıl davacı benim, ben
Aziz Ustanın korkuluklarının
sağlam olmaması yüzünden
balkondan düşdüm,
bakın bacağımı kırdım
yetmez gibi bi de beni kodese dıkarsın
ben bu adamın evinden ne çalmışıyın”

yavız hırsız ev sahabını basdırı misali
gadı efendi hırsıza ne desin hinci
canı sıkılmış,
öykesini Aziz Ustadan almaya galkışmış
bu defa da hışımla
Aziz Ustanın üzerine yürümüş

“-Aziz Usdaaa, bre Aziz Usta,
ne diye sağlam yapmazsın
korkulukları,
bi de usta olacaksın
yaptığın evlerde
böyleyse eğer
vay ümmet-i müslümanın haline
bakalım daha
ne canlar telef edilecek,
kimbilir ne vatandaşların canı yanacak
bak! vatandaş senin yüzünden
balkondan düştü,
ayağı kırıldı,
dıkayım seni içeri de
aklın başına gelsin
atın bu usta bozuntusunu zındana”

herkeş bakmış kalmış kadı efendiye
bu sefte de Aziz Usta diklenmiş
“-neyye”
gadı efendi daha sertçe
“-balkon korkuluklarını
sağlam yapsaydın” demiş

boynu-bükük ev sahibi Aziz Usta
saygıyla garışık itiraz etmiş kadıya
“-efendim, evet ben ustayım
ev de benim amma
balkon korkuluğunu
ben kendim yapmadım ki
beni suçlayasınız”
“-kim yaptı be adam”
“-marangoz Musdafendi”

“-çağırın melunu”
marangoz huzura alınmış
suçu anlatılmış,
“-bak Musdafendi,
bu vatandaş
Aziz Ağanın balkon korkuluklarından düştü
ayağı kırıldı
Aziz Ustanın balkon korkuluklarını
sen yapmışsın
amma velakin sağlam yapmamışsın
gerekirse iki mıh fazla çakar
insan yaptığı işi biraz sağlam yapar,
vatandaş Aziz Usta’dan
Aziz Usta da senden davacı
vicdanı amme de suçlusun zinhar”

Mustafendi bakmış pabıç bahalı
gadı haklı,
ne etmeli,ne yapmalı,
kefeni yırtmalı
adam gözüyün yaşına bakmaz
içeri dıkar
Allah yaratdı demez asar mı asar
en eyisi suyuna getmeli
“-evet efendim benim
çoluk-çocuğum da düşebilirdi”
“-değil mi ya,
zindan senin aklını başına devşiri(r) ”

Musdafendi
zındana atılacakmış ama,
madem herkes itiraz ediyo, o da etmiş
“-evet o korkuluğu ben yaptım,
ben çaktım kadı efendi
her tarafı da bi tamam sağlamdır
…………….amma
gel gelelim
tam o son çiviyi çakacakken,
…..
yeşil feraceli bi hatun,
karşıdan geçiyordu
ister-istemez gözüm ona takıldı
o arada çiviyi kaydırmış olmalıyım
sağlam olsun diye çok çivi kullandığımdan
başka da çivi kalmamıştı

o yeşil feraceli hatun;
yeşil feraceyi giymeseydi
o gün, o saat, oradan geçmeseydi
çivi yanlış çakılmayacaktı
balkon korkuluklarında da
bir gusur olmayacaktı
vatandaş düşüp
ayağını kırmayacaktı
o yüzden bir suçlu varsa
o da o yeşil feraceli kadındır”

“-tiz bulun o yeşil feraceli hatunu
ne menem bir şeydir”
koşmuş zaptiyeler alıp gelmişler
yeşil feraceli hatunu
kadı efendi ona da esmiş yağmış
suçunu usulen anlatmış

“-… bak yavrum, nur-a aynım
şayet
sen bu göz gamaşdırıcı yeşil feraceye bürünüp
Aziz Ağanın konağının
oradan geçmeseydin
o çivi sağlam çakılacaktı
vatandaş düşüp sakatlanmayacaktı
şimdi ben kendi elcağızımla
seni demir parmaklıkların arkasına
nasıl göndereyim
bu bana yapılır mı,
benim ne günahım var
ne edeyin ben hinci”

“-atın bunu(zın..) ” demeye kalmamış
yeşil feraceli hatun da
itirazını sıralamış
“-maruzatım var kadı efendi,
haklısınız suçluyum amma
benim başka feracem yok
bunu da siyaha boyatmak için
boyacı İbrama verdim
amma boyacı İbram siyaha değil de
yeşile boyamış
benim bunda ne suçum var
zındana atılacak biri varsa
o da boyacı İbramdır” deyince

kadı efendi öfkelenmiş, gürlemiş
“-bu iş çok uzadı
benim görülecek başka davam yok mu
bu dava ile akşam oldu
mahkemeye hacet kalmadı
zaptiyelerden birine
hemen bir darağacı kurun
ötekine de
tiz boyacı İbramı bulun
asın deyyusu
ben de kurtulayın
siz de kurtulun”

kadı efendi davanın
uzamasından yorulmuş
hemen idam sehpası kurulmuş
boyacı İbram derdest alınmış
derken
kadı efendinin kapısı tıklatılmış
“-ne var çavuş”
“-efendimiz af buyurun
bir maruzatım var da”
“-senin derdin ne yahu
……… de hele”

“-efendim boyacı İbramı asamıyoruz”
kadı efendi kükremiş
“-neden bire zındık”
“-efendim
adamın boyu bizim darağacından uzun”
kadı efendi,
kendince işi halletmiş
bulduğu çözümden memnun
fetfasını vermiş
“-bulun kısa boylu bi İbram asın” demiş

İbrahim Çelikli
Kayıt Tarihi : 19.12.2006 16:46:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Mali İşler Koordinatörü Sayın Mehmet Küçükköylü ben işe başlamadan husule gelen hatalardan beni sorumlu tutarak epey fırça çektikten sonra durumu anlayınca, neden 'ben yapmadım' demiyorsun da suçu üstüne alıyorsun dedikten sonra kabahat altın gömlek olmuş kimse giymemiş, anlaşılan sen yeşil feraceli kadın hikayesini bilmiyorsun dedi ve anlattı ellerinden öpüyorum.. İbrahim Çelikli

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Oktay Çöteli
    Oktay Çöteli

    Muhterem dost, Yüreginiz ve güzel düşünceniz var olsun, şiiriniz etkili insana haz veriyor sağ olun var olun Saygılarımla...

    Cevap Yaz
  • Vefa Karanfil
    Vefa Karanfil

    çooooooook beğendim kaleminize sağlık mükemmel olmuş...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

İbrahim Çelikli