Yeryüzüne Söylediğimdir
gecenin ardına benzeyen kayalıklarda
usulca soyunan kadınların beklediğidir
tutkuyla esen rüzgarın getirdiği
o şarkılar, berrak günlerin alacasında
grek kızlarının eteklerini süpüren tenhada
akrep
..........
..........
Kayıt Tarihi : 28.5.2012 18:00:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi gören şair ve yazar Abdürrahim Karakoç vefat etti. Abdürrahim Karakoç'un oğlu Türk İslam Karakoç, Karakoç'un bugün hayatını kaybettiğini söyledi.
Karakoç, 46 gündür Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi görüyordu.
1932 yılında Kahramanmaraş'ın Elbistan ilçesine bağlı Ekinözü köyünde doğan Abdurrahim Karakoç, çocukluk çağından itibaren şiire ilgi duymaya başladı.
Elbistan Belediyesi'nde 1958-1985 yılları arasında muhasebeci olarak çalışan ve günümüz aşık tarzı şiirinin büyük ustalarından olan Karakoç'un ilk şiirleri Elbistan'da çıkan Engizek gazetesinde yayınlandı.
Aşk, gurbet ve sosyal temalı şiirler kaleme alan Karakoç, ironik yazılarıyla geniş kitlelere hitap etti.
'Mihriban' unutulmazlar arasında
Yazdığı şiirilerden bazıları bestelenerek birçok sanatçı tarafından seslendirilen Karakoç'un bestelenen eserlerinden ''Mihriban'', unutulmaz türküler arasında yerini aldı.
''Yasaklı Rüyalar'', ''Gerdanlık-I-II-III'', ''Parmak İzi'' adlı kitapları bulunan ünlü şairin ''Çobandan Mektuplar'' adlı denemesi de basıldı.
Karakoç'un eserleri şunlar:
Şiirleri: Hasan'a Mektuplar (1965), Hasan'a Mektuplar ve Haberler Bülteni (1967), El Kulakta (1969), Bütün Şiirleri (1973), Vur Emri (1975), Kan Yazısı (1978), Şiirler (1981), Suları Islatamadım (1988), Dosta Doğru (1988), Gökçekimi (1991)
Yazıları: Düşünce Yazıları (1990), Beşinci Mevsim (1990)
Abdurrahim Karakoç, evli ve 3 çocuk babasıydı.
07haziran2012
Hak Yol İslam Yazacağız
Kör dünyanın göbeğine
Hak yol İslam yazacağız.
Kuşların göz bebeğine
Hak yol İslam yazacağız.
Yola, ağaca, pınara
Esen yele, yağan kara
Yağmur yüklü bulutlara
Hak yol İslam yazacağız.
Koç burcuna, yay burcuna
Bebeklerin avucuna
Minarelerin ucuna
Hak yol İslam yazacağız.
Bucak bucak, köşe köşe
Kara taşa, kor-ateşe
Yıldıza, aya, güneşe
Hak yol İslam yazacağız.
Askerlerin miğferine
Kağnıların tekerine
Buda´nın tunç heykeline
Hak yol İslam yazacağız.
Her kapının eşiğine
Her sofranın kaşığına
Balaların beşiğine
Hak yol İslam yazacağız.
Memurların masasına
Zenginlerin kasasına
Masonların locasına
Hak yol İslam yazacağız.
Herkes duyacak, bilecek
Saklanmaz gayrı bu gerçek
Yaprak yaprak, çiçek çiçek
Hak yol İslam yazacağız.
Abdurrahim Karakoç
Dualarımız fatihalarımız seninle Ruhun Şadolsun üstadım.
ölümü dahi
şiir kokmalıdır kelambaz ehlinin
haklı ve cesur yürek kavgaların
tam ortasına kurmuşsa incecik çadırını
ve eğrilmez kılıçlar ile yarışan ömrünce
zorlu ve dolambaçlı nice maratonlarda
vurulmuşsa dizlerinden tek kurşunla…
'dal dal kiraz,aklımda dudakların'
de mi yani!..
'her bhar,kışı atlayan aşk yeşerir...
işte yaprak,işte çimen
işte beyazdan kurtulan gözlerin
gelip gelip gözlerime dikilir!..'
:))))))
şiire giren 'da-de' hal ekleri var ya,sanki gem vuruyor dizelere...gem vurulan at oluyor şiir!..yani yeterinde kişneyemiyor dedim gitti...
şairi kutlayarak,herkese saygılarımla...
TÜM YORUMLAR (12)