Yerebakan şıracı,
Halka şurup dağıtan tatlıcı.
Sancaklar, gökyüzü yükselen;
Yerebatan sarnıcı.
Nedir bunun orta yeri,
Akı soğutur kendi karaları.
Ama odağı hepsinin mercekten,
Envai mercanlar beyaz renkten..
(..çıkartan soğut prizmadan,
Graviton, sanal parçacıklar …
Atom şiirleri tavuk dürümü,
Atom saatinde yazılır tavuk gribi)
Ah, Yerebatan Sarayı,
‘Dost düşman ayağa ya
da tavana’ işte o lafı,
ama bir elin nesi, iki elin sesi’,
değildir, olmamalıdır bu
‘ el elden üstündür’ fuzulisi, hadisen.
Esas deyiş o deminkiydi çünkü,
Kuvvet doğuran çokluktan.
(Neymiş yani?
Her şeye uydurmamalı
duymuş olduklarını … yani henüz
veya tasarlama aşamandakileri –
düzeltmek adına
bazı zor görünüş laubalilikleri)
Değil asla
‘Dost başa, düşman ayağa…”
Ama hepp
‘yere bakan, yürek yakan…”
Kayıt Tarihi : 24.12.2005 05:22:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Akın Akça](https://www.antoloji.com/i/siir/2005/12/24/yerebanan-sirnasigi.jpg)
ilahi akın.
dost başa ,düşman ayağa ama ille de yere bakan...
yere bakınca nasıl yürek yanar anlamadım ki..
yani insanın başı önünde olanları daha mı güçlü yani..
evet,adını iyi koymuşsun...
yerebatan sırnaşığı...
TÜM YORUMLAR (1)