Gri incileri andıran simli gözyaşlarımdan,asla yerin ve göğün bir daha bir araya gelemeyeceğini anladım…
Kimsesiz soğuk bir rüzgar eserdi yalnızlıkların vurduğu yüreklerden…
İçimi acıtırdı ve kimi zaman yakardı,derin bir iç çekişimin amansız ahh’ları…
Yalnızlığım mı vururdu henüz sobelenmemiş düşüncelerimi,
Yoksa düşüncelerim mi sürüklerdi beni, karanlık kuytu bir köşede açan, kardelen çiçeği benzeri yalnızlığıma…
Yorgundum artık,
Ve titreyen dizlerimle ayakta kalmak….
Bugün seviştim, yürüyüşe katıldım sonra
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Devamını Oku
Yorgunum, bahar geldi, silah kullanmayı öğrenmeliyim bu yaz
Kitaplar birikiyor, saçlarım uzuyor, her yerde gümbür gümbür bir telâş
Gencim daha, dünyayı görmek istiyorum, öpüşmek ne güzel,
düşünmek ne güzel, bir gün mutlaka yeneceğiz!
Bir gün mutlaka yeneceğiz, ey eski zaman sarrafları! Ey kaz kafalılar! Ey sadrazam!
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta