Yer Yatağı Şiiri - Aynur Uluç

Aynur Uluç
498

ŞİİR


15

TAKİPÇİ

Yer Yatağı

yer yatağında sevişmeli seninle
filizlenmiş döşeklerde kaybolup
haritanda seyyah olup gezmeli

huzmeler dans ederken çatı aralığında
minder minder serilmeli gizlerinin üstüne

bir şarkıya durmalı, bir susmalı tahtalar
elimizden tutmalı düşerken küçükayı
yıldızlar taş sekmeli samanyolunda

kokusu dolmalı burnumuza köydeki samanlığın
yan olup yanar olup
yorgan altı karameller çizmeli benlerinin üstüne

öyle dokunmak yetmez, iliklerinden geçmeli senin
ateşinin böceğinden öpmeli

şiirler emmeli kaynaklarından
aşk sözcükleriyle kabarıp kaynamalı gövdeler
tutuşmalı, kor olmalı döşekler yerde

erimeli göğsümüzde kızışan nefes
köpürünce içimizde başkaldıran iblisler
en delirgen şerhimiz sökülünce şarhından
çığlıklar eklemeli çığlıkların üstüne

Aynur Uluç
Kayıt Tarihi : 30.11.2007 21:41:00
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Metin Yaltı
    Metin Yaltı

    gayet içtenlikli gayet cesur çokta güzel

    Cevap Yaz
  • Metin Yaltı
    Metin Yaltı

    gayet içtenlikli gayet cesur çokta güzel

    Cevap Yaz
  • Caner Ocak
    Caner Ocak

    öncelikle şunu söyleyebilirim eserle ilgili, erotik bir şiir gibi görünmekle beraber erotik bir şiir olmadığı. neden. çünkü erotizmin sınırını aşmış. erotizmdeki o çağrışımları yapmıyor. duyguyu direk vermeye çalışmış. okuyucuya her şeyi göstermiş. bu durumda bir şey kalmamış biz okuyana.

    bunun için bir ders kitabı niteliğindedir bence cemal süreya'nın sevda sözleri ve eminimki çokça okumuşsunuzdur.

    biraz da dizeleri irdeleyecek olursam şunu açıkça söyleyebilirim ki son dize haricinde

    'Çığlıklar eklemeli çığlıkların üstüne' kısmı dışında vasatı aşan bir dize göremedim.

    evet bu yaratımdır. edebiyata şurasından dahil ettim bu dizeyi de denebilecek bir dize yok gibi ...




    Cevap Yaz
  • Ramazan Topoğlu
    Ramazan Topoğlu

    Kırsalda karyola öyle sanıyorum ki, yetmişli yıllarda bile pek görülmezdi. Bilinen karyolalar da, bırakınız sere serpe, katmer katmer, minder minder sevme devinimlerini, sağa sola döndükçe bile gıcırdar, bir alt kat varsa duyulmasından korkulurdu ve hala korkulmaktadır. Bu çok büyük bir sanayi ve insan sorunudur.

    Ülkemiz nüfusunun tamamına yakın bölümü keyiflice yer yatağının ürünü olmaktadır.
    Bir demir ayak ya da kutular üstünde değilsinizdir. Yer döşeği, yer yatağı yerle kenetlenmiştir, hiç bir şeyden ses çıkarmaz. Sınırsızlık verir. Ellere, kollara, ayaklara, kalçalara ve insana ait her uzva. İki cins arasındaki cinsel çekimlerinin anlaşımla sonuçlanıp uygulamaya geçilmesiyle belirlenen yer cazibesinin bu şiirinin şirinliğinde insanın canı, eli ve her yeri insanda olmasının gururunu yaşıyor ve yaşatıyor.

    Mutabakatla yer yatağına düşüldüyse kaçıyorsa biri naz ve cilve yapıyor demektir, devreyi tamamlamanın en sağlıklı yöntemi ise ağız kıvrımlarını çevreleyen dudak denilen en hassas karşılıklı bölgenin birbiriyle sevgi ile değişmesidir. Öpüşmekten sözediyorum.

    Öyle yağma yok
    Hiç boşa kaçma
    Gül dudaklarından öpmeli seni
    Diyor ya şair.

    Tanrı aynı zamanda canlılara birbirlerinin değişik uzuvlarından müthiş bir hoşlanma ve zevk alma duygusu vermiştir. Örneğin yumuşaklığın en güzel bedensel taşkınlığı olan ve ucunda sihirli bir benek olan kadın göğsü. Örneğin diz yukarısı kadın bacağı bölümü. Örneğin gözler, örneğin kadanının kulak memesi, örneğin kadının boyun altı... Bayanlar da bayları anlatsınlar.

    Karameller çizmeli memelerin üstüne
    Diyor ya şair. Her iki tarafda olabilir bu.

    İki insan sevişmesinin bir sonu olmasaydı sonuç çıldırıp ölme olurdu.
    Şair çığlıklarla kemiklerden süzdürdüğü bir denizle ölümü durduruyor.

    Harika bir şiirdi. Harika. Harik.Hari.

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara

    Doruk coşkular simgelerini yinelemezler...

    Jorge lois Borges

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (10)

Aynur Uluç