Seninle işi iyice pişirdik İstanbul.
Neredeyse... adeta mercimek fırında.
Hani ben; sadece bir kahve içimi uğramıştım surlarına?
Üç beş laf edip gidecektim hani?
Ama.....yenildim sana.
Gözümü boyamak için boşuna cilve yapma bana.
Hani ben; deniz ülkesinin kızıydım uzaklarda?
Hani ben; kuş sesi olmayan göklere gök demezdim?
Yıldızları saymadan uyuyamazdım hani?
Ama....yenildim sana
Pis kokuyorsun biliyormusun? Seni sevmiyorum.
Fakat çok ta güzelsin. Çırılçıplak soyunduğunda.
Hani ben; kanmazdım allı pullu fettanlığına?
Satmazdım hiçbir şeye özgürlüğümü hani?
Ama.... yenildim sana.
Şimdi artık beni; ister al nikahına... istersen boşa.
İçi boş bir çuval gibiyim nasıl olsa kollarında.
Hani ben; çocukluğumda ki sana aşıktım da
Kocamışlığının keşmekeşinden nefret ediyordum hani?
Ama...yenildim sana.
Seninle bir tür kader arkadaşı olduk İstanbul.
Neredeyse iki bahtsız baş bir yastıkta.
Hani ben seni; sana sonradan varanlara bırakacaktım?
Valizimi alıp gidecektim uzaklara hani?
Kabul... yenildim sana.
Kayıt Tarihi : 3.6.2002 12:42:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mine Özdemirtaş](https://www.antoloji.com/i/siir/2002/06/03/yenildim-sana.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!