bir keklik öttü çok uzaklarda
“-daa haa ” diyerek güya
gösterdiler bana da
seçemedim yine de
“-ıhı len yavrılarını toplayıp duru ya”
çok geçmedi uzaklarda bir keklik daha
başka bir tepeden, öbür tepeye
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla