YENİDÜNYA DÜZENİ
Tevrat (Eski Ahit)
İşaya – 60
……Çünkü işte,dünyayı karanlık,ve ümmetleri koru karanlık örtecek; fakat senin üzerine Rab doğacak, ve izzeti senin üzerinde görünecek.Ve senin ışığına milletler ve sana doğan günün parlaklığına krallar gelecek
Çepçevre gözlerini kaldır da bak; hepsi toplanıp sana geliyorlar; oğulların uzaktan gelecekler ve kızların ve kızların kucakta taşınacak.O zaman göreceksin ve yüzün parlayacak,ve yüreğin çarpacak ve genişleyecek; çünkü denizin bolluğu sana döndürülecek,milletlerin zenginliği sana gelecek…………………….8Bir bulut gibi,ve yuva deliklerine uçam güvercinler gibi bu uçanlar kim? Gerçek adalar ve önce Tarşiş gemileri beni bekleyecekler; ta ki uzaktan senin oğullarını,gümüşleri ve altınları ile beraber,Allahın RABBİN ismi için,ve İsrailin Kudüs’ü için getirsinler; çünkü sana güzellik veren odur
Ve Ecnebiler senin duvarlarını yapacaklar, ve kralları sana hizmet edecekler; …...……11 Ve kapıların daima açık duracak; milletlerin servetini,sürgün getirilen krallarını sana getirsinler diye gece gündüz kapanmayacaklar.Çünkü sana kulluk etmeyen millet ve ülke yok olacak; ve o milletler tamamen harap olacak. Libnanın izzeti olan servi,çınar ve şimşir ağacı makdisimin yerini güzelleştirmek için hep birden sana gelecekler; ve ayaklarımın yerini izzetli kılacağım Ve seni sıkıştıranların oğulları sana iğilerek gelecekler; ve seni hor görenlerin hepsi senin ayaklarının tabanında yere kapanacaklar; ve sana:RABBİN şehri,İsrail Kuddüsünün Sionu,diyecekler.
Sen bırakılmış, ve nefret örmüş olduğuna ve içinden kimse geçmediğine karşılık olarak,seni ebedi öğünme,ve çok nesillere meserret kılacağım.Ve milletlerin sütünü emeceksin,ve kralların memelerini emeceksin; ve bileceksin ki seni kurtaran,ve fidye ile Kurtarıcın olan,Yakubun Kadiri,RAB benim.
AÇIKLAMALAR:
Krallar: Devlet Başkanları.
Güzelliğimin Evi: Yahudilerce kutsal kabul edilen topraklar
Bu uçanlar kim? -Tarşiş gemileri: Başka ülkelerde yaşayan Yahudileri yerleşmek üzere İsrail’e getirecek vasıtalar.(Uçaklar, Gemiler vs.)
Ecnebi: Yabancılar (Yahudi olmayanlar)
Sürgün getirilen krallar: Ülkelerden uzaklaştırılan devlet başkanları.
Çünkü sana kulluk etmeyen milleteler yok olacak –Harab olacak.
Ve milletlerin sütünü emeceksin ve kralların memelerini emeceksin:
Ülkelerin ekonomilerini bozup kendilerine bağımlı hale getirip, ülkelerin mal varlıklarına el koyup, finansal kaynaklarını boşaltıp, kendine alacak, bağlayacaksın.
Memurlarını selamet edeceğim, angaryacılarınıda adalet: Büyük İsrail projesine ulaşmanın birinci ayağı olan Yeni Ortadoğu Projesinde emeği geçenlere de, verdikleri emekleri karşılıksız bırakmayacağım. Angaryacılarına da adil davranacağım, koruyup gözeteceğim.(Tevrat inancında Yahudilere RAB:Tanrı nın vaad ettiklerini anlatır.)
İşaya – Bab/61
…Rabbin lütuf yılını ve Allahımızın öç alma gününü ilan için, bütün yaslılara teselli için, Sionda yaslılara tayin edip, kül yerine başlarına çelenk, yas yerine meserret yağı, ağırlık ruhu yerine hamt libasını vermek için beni gönderdi ki onlara salah ağaçları, RABBİN izzet bulsun diye diktiği denilsin.(Kıyamete doğru Siyonist Yahudi inancına göre,sadece Yahudiler için gelecek ve onları yüceltecek olan, Yahudilerin Mesihini ifade ettiği düşünülmektedir.)
Ve eski harabeleri bina edecekler, evvelki vakitlerin viranelerini kuracaklar, harap şehirleri, çok nesillerin kalma viraneleri yeniletecekler. Ve yabancılar durup sürülerinizi güdecekler, ve ecnebiler çiftçileriniz ve bağcılarınız olacak Fakat size RABBİN kahinleri denilecek; size Allahımızın hizmetçileri diyecekler; milletlerin servetini yiyeceksiniz,ve onların izzeti size geçecek.Utancınıza karşılık olarak iki kat izzetiniz olacak; ve rüsvalığa karşılık olarak payları ile sevinecekler; bundan dolayı memleketlerinde iki kat mülk edinecekler; onlara ebedi sevinç olacak………….; kendilerini görenlerin hepsi onları RABBİN mübarek kıldığı zürriyet diye tanıyacaklar.
AÇIKLAMALAR:
Ve yabancılar durup sürülerinizi güdecekler,ecnebiler çifçileriniz ve bağcılarınız olacak(Yabancı uluslar,ülkeler size uşaklık ve hizmetkarlık edecekler)
Milletlerin servetini yiyeceksiniz(Onları sömüreceksiniz)
İşaya – Bab/62
SİONUN salahı parlak ışık gibi ve kurtuluşu yanar meşale gibi ortaya çıkıncaya kadar onun uğrunda susmayacağım,ve Yeruşalim uğrunda rahat etmeyeceğim.Milletler de senin salahını,ve bütün krallar senin izzetini görecekler; ve RABBİN ağzı ile tayin edilecek yeni bir adla çağırılacaksın.Ve RABBİN elinde güzellik tacı,ve Allahının elinde krallık çelengi olacaksın.Artık sana:Bırakılmış kadın,denilmeyecek; ve artık senin diyarına:Virane,denilmeyecek; fakat sana Heftsı-ba(Zevkim onda) ,ve diyarına Beula(Kocalı kadın) denilecek; çünkü RAB senden hoşlanıyor ve diyarın kocaya varacak.Çünkü bir genç yiğit ere varmamış kızla nasıl evlenirse,oğulların da seninle öyle evlenecekler; ve güvey gelinle nasıl sevinirse,Allahın da seninle öyle sevinecek.
Ey Yeruşalim,duvarlarının üzerine bekçiler diktim; gece gündüz hiç susmayacaklar; ey siz,Rabbe hatırlatanlar,rahat etmeyin,Yeruşalimi pekiştirinceye kadar,dünyada onu hamd kılıncaya kadar ona da rahat vermeyin……Gerçek senin buğdayını yiyecek olsun diye artık düşmanlarına vermeyeceğim; ve onun için emek verdiğin yeni şarabını ecnebiler içmeyecek; ancak devşirenler onu yiyecekler,ve Rabbe hamdedecekler; ve onu toplayanlar makdisimin avlularında onu içecekler.
Geçin, kapılardan geçin; kavmın yolunu hazırlayın; yığın,büyük yol yığın; taşlarını kaldırıp atın; kavmlar için bir bayrak dikin (II.Dünya Savaşından hemen sonra İsrail Devletinin,Siyonist Yahudiler tarafından Filistinlilerden toprak satın alınarak kurulması ile Kenan Devletinin yolu hazırlanmaya başlandı. Bugün de bu metinden yola çıkılarak,bu devletin oluşumunu hızlandıracak başka geçici bayraklar diktirilmeye çalışılyor. Kürdistan Özerk Bölgesine, aslında Siyonist Yahudiler tarafından Büyük İsrailin bir parçası olarak bakılıyor. Ancak Büyük İsrail Projesi bununla da bitmiyor.Tevrat’ta sınırları çizilmiş,Yahudilerin “Kenan Ülkesinin”,gerçekleşmesinde Yahudiler için Kürdistan, bir köprü-paravan olarak kullanılacak; İsrail haritasını genişletilmesine yol açacak.Yani bugün Kürdistan haritası olarak, kasıtlı olarak çizdirilen sınırlar, aslında Kürtler için istenmiyor.Siyonist Yahudilerin ulaşmak istediği, Büyük İsrail Devletinin:Kenan ülkesinin haritasının içinde kalması arzu ediliyor.Yahudilere göre bozulmamış,halen geçerli olduğuna inanılan bu metinlerde, Allah tarafından bu onlara hedef olarak gösterilip,bildiriliyor.Ve Büyük Ortadoğu projesini, bu metinleri dayanak alarak gerçekleştirmeye çalışıyorlar.) İşte,RAB yerin ucuna işittirdi:SİON kızına deyin:İşte,kurtuluşun geliyor; işte ücreti kendisi ile beraberdir, ve karşılığı önündedir.Ve onlara Mukaddes kavm,RABBİN fidye ile kurtardıkları diyecekler; ve sen:Aranmış, Bırakılmamış şehir,çağırılacaksın.
AÇIKLAMALAR:
SİONUN salahı parlak ışık gibi ve kurtuluşu yanar meşale gibi ortaya çıkıncaya kadar onun uğrunda susmayacağım,ve Yeruşalim uğrunda rahat etmeyeceğim.(Büyük İsrail projesinin gerçekleştirinceye kadar bu uğurda her yolu deneyip başarılı olmak için ant içerim)
Siyonist Yahudiler vaad edilmiş topraklar (Kenan Ülkesi) takıntılarına ulaşmak için 100-200 v.s beklemeyi göze almaktadırlar.Çünkü zaten 2000 yıldır bu topraklardan sürgün yaşadılar(Roma İmparatorluğu tarafından sürüldüler,ta ki İsrail Devleti kuruluncaya kadar) 2000 yılın yanında 200 senenin yanında lafı bile olmaz. Ayrıca herkesin sandığı gibi Siyonistler için Ortadoğu Projesi Petrol için doğmadı.Ortadoğu ve Anadolu,Asya-Avrupa-Afrika ‘nın (Avrasya’nın) tam ortasında,dünyanın kalbi merkezidir.Dünyanın efendisi olmak isteyenler, bu kontrol noktasını sonsuza dek ellerinde bulundurmak istiyorlar.Siyonistler bunu tek başına yapmaya güç yettiremediğinden den de, ayrıca Yahudilerin burnu bile kanasın istemedikleri için de,kol kola girdikleri yandaş Sömürgecilerle işbirliği yapıyorlar.Petrol Siyonistlerden çok İngilizleri ve diğer sömürgecileri ilgilendiriyor; o da sonsuz değil. 50-100 yıl sonra bölgede petrol de kalmayacak. O halde petrol sadece geçici bir yan amaç, geçici bir enerji kaynağı.)
İşaya – Bab/63
EDOMDAN,kırmızı esvapla Botsradan bu gelen kimdir? Esvabında haşmetli,kuvvetin büyüklüğü içinde bu yürüyen kimdir? O benim,ben ki,salahla söylerim,kurtarmakta kudretliyim.Niçin elbisende kırmızılık var,ve niçin esvabın masarada üzüm çiğneyenin esvabı gibi? Masarayı ben tek başıma bastım; ve yanımda kavmlardan kimse yoktu; ve öfkemde onları çiğnedim; ve onları kızgınlığımla ayak altına aldım; ve onların kanı esvabımın üzerine sıçradı,ve bütün elbisemi kirlettim.Çünkü yüreğimde öç alma günü vardı ve fidye ile kurtardıklarımın yılı gelmiştir.Ve baktım ki,yardımcı yoktu; ve destekleyen olmadığına şaştım; ve kendi bazum bana kurtuluş getirdi; ve kızgınlığım bana o destek oldu.Ve kavmları öfkemle çiğnedim,ve kızgınlığımda onları kırdım ve kanlarını yere akıttım. (Tarikat üyesi olan ve Siyonist Yahudilerin hile ile ABD Başkanı seçtirdikleri Bush, büyük bir olasılıkla, kendisinin burada ifade edilen kutsal görevli olduğuna inanıyor.ABD unutmayalım ki, Irak işgalinde Birleşmiş Milletlerin onayını almadı ve yanında sömürgeci İngiltere dışında bir destek de bulamadı)
RABBİN bize verdiği…………. İsrail eline olan büyük iyiliği anayım. Çünkü dedi:Gerçek,onlar benim kavmımdır,hile etmez oğullardır; ve onlara Kurtarıcı oldu.Bütün onların sıkıntısında o sıkıldı,ve didarın meleği onları kurtardı; sevgisinde ve acımasında onları fidye ile kurtardı; ve onları kaldırdı,ve bütün eski günlerde onları taşıdı.
Fakat onlar asi oldular,ve onun mukaddes Ruhunu incilttiler; o da değişip onlara düşman oldu,ve kendisi onlarla cengleşti.O zaman kavm eski günleri Musa’nın günlerini andı…….Mirasları mukaddes kavmmımın elinde az vakit kaldı; senin makdisini hısımlarımız çiğnedi.Hiç bir zaman üzerinde saltanat sürmediği,üzerine ismin çağırılmamış olanlar gibi olduk.
AÇIKLAMALAR:
Roma İmparatorluğu döneminde İsa’nın Yahudiler tarafından çarmıha gerilmesinden sonra, birbirine düşen Yahudi toplumu, Romalılar tarafından sahip oldukları topraklardan sürülüp çıkartıldılar. Çoğu Avrupa’ya gitti ve uzun süreler zor şartlarda yaşayıp var olmaya çalıştılar. Avrupalı devletler tarafından dinlerini değiştirmeye zorlandılar.(Özellikle İspanya'da) Dinlerini değiştirmeyen Yahudiler ve Müslümanlar uzunca yıllar öldürüldü, sürüldü ve işkence gördüler.Yahudiler özellikle yüzyıllarca sürdürdükleri var oluş mücadelesinde,Osmanlı İmparatorluğu ve Türkiye Cumhuriyeti'nden çok destek ve yardım görmüşlerdir.Ancak dün ve bugün Siyonist Yahudilerin mimarlığında,hayata geçirilmekte olan 'BOP'(Büyük Ortadoğu Projesinde) kendilerine bu kadar iyiliği dokunmuş Türkleri, kendi ideallerini gerçekleştirmek uğruna kolayca unutmuşlardır.1948 yılında,Nazi katliamının hemen sonrasında, kurulmasına izin verilen,Dinci İsrail Devletini, ilk tanıyan ülkelerin başında yine Türkiye gelmiştir.2.Dünya savaşından borçsuz çıkan,parası Alman parasından değerli Türkiye,Sanayii Devrimini gerçekleştirmek üzereydi ve bu sağlansaydı, bugün en azından Türkiye Güney Kore’nin önündeydi.Oysa ki Türkiye topraklarının bir kısmında,idealize ettikleri Kenan Devletinin kurulmasını düşleyen Siyonistler ve işbirlikçileri,tam bu sıralarda,1950’lilerde Marshal yardımları adı altında Türkiye’ye, Avrupa ve Amerika'nın tarım cenneti olma hayalini, empoze ettiler. Bu uğurda Uçak Fabrikamız bile kapattırılmıştır. Ayrıca Demokrat Parti adı altında, aslında kendilerine yakın ve maskeledikleri görüşlerinin, bilmeden Türkiye’de uygulayıcısı, uşağı olan, bir iktidar yarattılar. O iktidar ki; o gün başlattıkları yanlışların fevkalade kötü sonuçlarının, bugün her şekilde Türkiye’nin önüne geleceğini bilselerdi, herhalde aynı hataları işlemezlerdi.1950’li yıllardan sonra ki, birçok iktidar da, büyüklü küçüklü aynı süregelen hataların kurbanı oldu. Ama aslında her gün biraz daha kurban edilen Türkiye Cumhuriyeti ve idealleriydi. ABD’de ki ekonomiyi ve idareyi yüzyıllardır elinde bulunduran güçler ve bugünkü Avrupa Birliğinin kurucu birçok ülkesi tarafından, Türkiye her dönem, gizli veya aşikar bölünmek ve parçalanmak istenmiştir. Anarşi dönemleri de (1980’li yılların başına kadar devam eden) , halen sürmekte olan Terör dönemleri de; Sadece ülkemizde değil bütün Dünya da İslamiyet’in Radikalleştirilmesi ve gözden düşürülmeye çalışılması ile eş zamanlı olarak, Dinciler ve Laikler hatta Mezhepler adı altında, yine ülkemizi düşmanca bölmek, parçalamak ideallerinin doğrultusunda, Türkiye üzerinde oynanan bu oyunlar suni olarak oluşturulmuştur. Bu da yetmezse, belki de sırada Faşist Milliyetçi Türkler ve Faşist Milliyetçi Kürtler, o da yetmezse daha başkaları olacaktır.Siyonistlerin, Sömürgecilerin Türkiye’yi bölmek, parçalamak, güçsüzleştirmek ile ilgili rotaları rüzgara göre değişebilecektir. Çünkü bitmek bilmez iştah kabartan bu topraklar,altı ve üstü ile, bir çok bakımdan Dünyanın Merkezidir.
Siyonist Yahudiler ilk devlet kurma girişimlerini Osmanlı imparatoru II.Abdülhamit döneminde yaptılar.O zamanlar Osmanlı sınırları içinde bulunan bugünkü İsrail topraklarını,Osmanlının tüm borçlarını kapatacak kadar bir paraya satın almak istediler.II.Abdülhamit’in onlara cevabı ise “VATAN KUTSALDIR. BİZDE SATILIK BİR KARIŞ VATAN TOPRAĞI YOKTUR.” olmuştur.Gerçi biz bu toprakları, Avrupalılar ve Siyonistlerin oyunları, kışkırtmaları, kandırmaları ile çıkan Arap isyanlarında kaybettik. Ama kaybeden bekli de bizden çok Araplar oldu.
Dünyada ticareti ilk yapmaya başlayan Yahudi toplumudur.Ve Yahudiler yaşadıkları Batılı ülkelerde o gün ve bugün bütün dünyada olduğu gibi finansın ve ekonominin önemli kısmını ellerinde bulunduruyorlardı.Osmanlı İmparatorluğunun ve bugün Türkiye’nin bu batılı ülkelerden ve ABD’den aldığı dış borçların faizleri, tefecileri aratacak niteliktedir.Bugün Türkiye bir zamanlar Osmanlının sonunu getiren.Yeni Kapitülasyonlara maruz bırakılmıştır. Bankalarının çok önemli bir kısmı yabancıların eline geçmiştir. Borsası ve Ekonomisi yabancılara indeksli bir günde çökertilebilecek hale getirilmiştir.Yer altı ve yer üstü kaynaklarına ipotek konulmuştur.Kısacası eli kolu bağlanmış ve tutsaklaştırılmıştır.
Siyasetçilerimiz ne kadar kötü,yetersiz ve satılmış olurlarsa olsunlar, Türk Halkının Kurtuluş Savaşı gibi çılgınca çıkışlarından korkan Siyonist-Sömürgeci Global Güçler, bir yandan da halkımızın içini çürütmek için, yıllardır sürdürdükleri faaliyetlerini, son yıllarda iyiden iyiye artırmışlardır.Türk insanları fazla tüketime alıştırılmaya; Televizyon,Radyo,Basın ve Yayın organlarınca düşünce yeteğini yitirtilmeye; boş ve gayri ahlaki fikirler, empoze edilerek, oyalanıp,vakit kaybettirilmeye çalışılmaktadır.Özellikle de Türk gençleri bugün, din yerine geçirtilmeye çalışılan, Brahma,Budizm,Aborjinizm,Hinduizm,Kabala gibi bir çok eksik fikir akımı ile,önce dinsizleştirilip,sonra Global Güçlerin yani Siyonist Yahudilerin ve İşbirlikçileri Kapitalist-Sömürgeci Ülkelerin istedikleri şekilde,yeniden kalıplara dökülerek; vatan, ulus, laik cumhuriyet kavramlarından uzaklaştırılıp, içleri boşaltılmaya çalışılmaktadır.
Siyonistler: Eski bir Tevrat öğretisi olarak, Sion Tarikatı doğrultusunda, kendilerinin üstün ırk ve Dünyanın efendileri olduklarına inanan Yahudi birliği. Kendilerine kutsal kitaplarında vaddedilen topraklar üzerindeki Kenan Ülkesinin gerçek sahipleri oldukları ve bu topraklara yeniden kavuşacakları iddiasındadırlar. Bu fikirden hareketle yüzyıllardır bütün Dünya da oluşturdukları ekonomik –idari birliktelik ve güçten destek alarak ve buralardan hareketle, özelliklede bizim gibi ilgili ülkeleri her türlü oyun ve hile ile ablukaya almaya çalışıyorlar.
Ergün Poyraz’ın 'MUSA’IN ÇOCUKLARI TAYYİP VE EMİNE' Adlı Kitabında çarpıcı bilgiler mevcut:
Sayfa 17:
3 Ekim 2006 Hürriyet Gazetesi Yazarı Emin Çölaşan,önceki gün,Başbakan Recep Tayip Erdoğan’ın nüfus kayıtlarında Havuli,Farfuli ve Fatuli gibi isimlere rastlandığını yazdı.Çölaşan’ın verdiği bilgiye göre,’Ahmet ve Yunus Erdoğan’ın ana adı Havuli.Fatuli Erdoğan’ın ana adı Farfuli,Vesile Erdoğan’ın ana adı Fatuli’liydi.
Sayfa 18:
Ağustos 2004 yılında Gürcistan gezisinde Gürcistan Devlet Başkanının yanında; ”Ben de Gürcüyüm.Ailemiz Batum’dan Rize’ye göç etmiş bir Gürcü ailesidir” diyordu….Kısacası; Tayip Erdoğan Türk kökenli değildi.Zaten Türklük şuuru da taşımıyordu.Türklüğü ve Türk milliyetçiliğini ayrımcılık olarak değerlendirdiğini çok kere vurguluyordu.
Tayyip’in en yakınındaki isim tarafından yazılan ve ve Tayip tarafından yalanlanmayı bırakın desteklenen “Erdoğan’ın Harfleri” adlı kitaba baktığımızda Tayip Erdoğan’ın Musa Peygamber’in soyundan geldiği bildiriliyor…..Tayyip anne tarafından Gürcistan’da yerleşik Musa’nın yani Yahudi’nin soyundan geliyordu.
Tayip Erdoğan henüz İstabul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde,ABD’ye yaptığı bir gezide; George Tawn Üniversitesi’nde kendisine Fahri Doktoralık ünvanı verildi.Ancak adı geçen bu üniversite,tarihinde Yahudi soyundan gelmeyen hiç bir kimseye, böyle bir unvan vermemiş bulunmaktadır.Tayyip Erdoğan’ında dünyayı etkileyecek bilimsel bir keşifinin olmadığı göz önüne alındığında,böyle bir ünvanla onurlandırılmasının tek nedenin Yahudi soyundan gelmesi olduğu açıktır.İlerleyen yıllarda da Türkiye Cumhuriyetinin başına kimler tarafından,niçin oturtulacağının apaçık bir delilidir.Özetle Tayip Erdoğan en başta Siyonistler tarafında seçilmiştir.(Ulu önder Atatürk’ün, yıllar önce “Başınıza seçtiğiniz, seçecek olduğunuz insanların, soyuna özellikle çok dikkat edin” uyarısını yıllardır unutup, ihmal ediyoruz. Bu nedenle de, parlak olmayan bir sona doğru, hızla sürüklenmekteyiz.)
Sayfa 43:
Emine Erdoğan’ın 17216718520 no’lu T.C Kimlik numarasında bilgilere göre; 21.02.1955 yılında İstanbul’da doğdu.Babası Cemal Gülbaran,3.3.1926 yılında İstanbul’da dünyaya geliyor,Annesi Hayriye’de 1921 yılında aynı şehirde,gözlerini açıyordu.Hayriye Hanım’ın Arap Cemal lakaplı Siirtli bir Arap olarak tanınan,ancak Yahudi kökenli Cemal Gülbaran ile evlenmeden önceki Soyadı”Mercan”dı.Fatih,Hasan Halife Mahallesi’ne kayıtlıydı.Cemal Gülbaran’ın annesi “Hanım”,İstanbul 1.Asliye Hukuk Mahkemesinde 26-8-1967 tarih ve 1997/871-541 sayılı kararı ile “Hatmi” olan adına veda ederek,bu “Hanım” ismini alıyordu.,
Emine’nin babası Cemal’in Babası yani Emine’nin dedesi Hamdi Ali’nin babasının adı Süleyman,annesinin adı Nili idi.Nili’nin baba adı İsmail,anne adı ise Narsa’ydı.Gülbaran ailesindeki diğer ilginç isimler ise; Üzeyir,Hacer,Fevziye,Yasin,Meho,Şeyme,Şuayb,Lut…..
Tayip,sık sık eşinin Arap olduğunu vurguluyordu,ancak Gülbaran ailesinin kütüğüne baktığımızda adeta orada da dede Hamdi Ali’den bu yana bir değişim (!) göze çarpıyordu.
____________devam edecek_______________
Dursun ElmasKayıt Tarihi : 14.10.2007 10:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Tayyip’in en yakınındaki isim tarafından yazılan ve ve Tayip tarafından yalanlanmayı bırakın desteklenen “Erdoğan’ın Harfleri” adlı kitaba baktığımızda Tayip Erdoğan’ın Musa Peygamber’in soyundan geldiği bildiriliyor…..Tayyip anne tarafından Gürcistan’da yerleşik Musa’nın yani Yahudi’nin soyundan geliyordu.
Tayip Erdoğan henüz İstabul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde,ABD’ye yaptığı bir gezide; George Tawn Üniversitesi’nde kendisine Fahri Doktoralık ünvanı verildi.Ancak adı geçen bu üniversite,tarihinde Yahudi soyundan gelmeyen hiç bir kimseye, böyle bir unvan vermemiş bulunmaktadır.Tayyip Erdoğan’ında dünyayı etkileyecek bilimsel bir keşifinin olmadığı göz önüne alındığında,böyle bir ünvanla onurlandırılmasının tek nedenin Yahudi soyundan gelmesi olduğu açıktır.İlerleyen yıllarda da Türkiye Cumhuriyetinin başına kimler tarafından,niçin oturtulacağının apaçık bir delilidir.Özetle Tayip Erdoğan en başta Siyonistler tarafında seçilmiştir.(Ulu önder Atatürk’ün, yıllar önce “Başınıza seçtiğiniz, seçecek olduğunuz insanların, soyuna özellikle çok dikkat edin” uyarısını yıllardır unutup, ihmal ediyoruz. Bu nedenle de, parlak olmayan bir sona doğru, hızla sürüklenmekteyiz.)
güzel bir yazı dizisi,,tebrikler hocam,,
İbretle okudum.her harfi dünyalara değer bir hazırlık.bazen azcıkta olsa düşünüyoruz ya,niye böyle oluyor diye.NİYE-NEDEN,sorularıma cevabımı aldım ben.yolun ve kalemin daima açık olsun sevgili hocam.Kutluyorum..selam ve sevgilerimle.
Ah tayuli vah tayuli,
Niye oldin yahuli.
Her dediklerini ettin de,
Niye kapilardan kovili.
TÜM YORUMLAR (4)