bu sabah,
uyanacağım bıçak sırtı darbelerden...
tutulmuş zonkluyor başım,
taş yastıklardan...
avlusunda bu viranenin
çok seller aktı çok...
ey mutluluk! gel!
indireceğim yükünü bulutların
elveda ağlayışlara...
yeşertmem lazım gönül bağını,
şu tuz dökülmüş yeri;
içmemek için kadehinden
derdin, yarı ölü sobelenmiş umutların...
bu çakı şimşeklerden,
bu kör bıçak yutkunuşlardan
kalkıp kurtulmam lazım!
yazık ama gönüle,
çok ayak altı edildi...
bu sabah,
sesleneceğim bütün var sesimle.
buyurun, deyiverecek tebessüm;
emrinize amedeyim efendim!
o tatlı hoş sedasıyla...
sulamak için güllerimi,
mutluluk ufuklarından
su dolduracağım sürahiye,
midyat şarabı kadar şirin...
var mı
bu manzaradan daha güzel bir tablo?
ben,
avlumdaki güler
ve kedim...
yetmez mi?
merhaba yeni gün!
Kayıt Tarihi : 10.10.2024 23:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!