Yelkovanın ucunda aşkın damlıyor yüreğime

YELKOVANIN UCUNDA AŞKIN DAMLIYOR YÜREĞİME

Sesin, rüzgârın fısıltısı gibi ruhumu okşar,
En güzel ezgiler,
En tatlı nağmelerdir dudağından dökülen.
Sesinle huzur bulur,
Dokunuşun, bir kelebeğin kanadına
Dokunuşu gibi narin,
Tenimde bir ürperti, içimde bir yangın başlatır.
Dokunuşunla erir, dokunuşunla yeniden doğarım,

Gamzelerinde saklıdır cennetin en güzel bahçeleri,
Gülüşünle açar solarım, gülüşünle yaşarım.
Tüm sözleri lal ediyor senin sevdan
Güneyden kuzeye savruluyoruz elif gibi
Tarih kokan yakamoz aşkımız…
Sözlerin lal olduğu yazdığım şiirlerdesin
Bağrımda tanyeli sevdanla.
Yıllanmış ihtişamlı defterimin yırtılmış sayfasına
Aşkın mührünü vurdun ateş misali

Sol tarafıma bağdaş kuran,
Dünümün aydınlığı, kalbimin ilacısın
Avuç içine sakladığım duam.
Yüreğine sar beni…
Üşüdüğümde seni sardım yüreğime.
Sen benim en güzel günahımsın.
Kulağım sesine gözlerim gülüşüne her zerrene âşık.
Özleyince düşen en güzel sızım

Dağlar kardelenle güzel, sevdam seninle güzel.
Saatler durdu ömrümde
Yelkovanın ucundan her an aşkın damlıyor yüreğime.
Benim sana olan aşkım kitaptır.
Okusan ram olursun gözlerime
Her satırı birer deşik duygu yaşanmayı bekleyen.
Her biri birer deşik sır, çözülmeyi bekleyen.

Birleşir kalbinle, bütün zerrelerim.
Dirilir senle topyekûn sevinçlerim.
Yıkasın dudaklarındaki aşkın damlaları.
O son damlan harlasın yüreğimi,
Silinir serimdeki tüm kederlerim.
Çorak topraklarım seninle canlanır,
Ruhun ateş,
Kor ateşlerle tutuşur bedenim.