Yelda
Ah Yelda, bir gönül pınarının berrak suları gibi gel, gel yeter ki, yüreğimin sancısı olsan da farketmez...
Bir gönül bahçesinin rengarenk çiçekleri gibi gel, gel yeter ki, solgunluğum olsan da farketmez...
Bir kırık sazın vuslata hasret nağmeleri gibi gel, gel yeter ki, küskünlüğüm olsa da farketmez..
Ya da ne bileyim, esatirin ve efsanenin yaratıp, yüreğine aşk yazdığı Tamara gibi gel, gel yeter ki, binlerce yıl beklediğim hasret canıma yetse de farketmez...
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.