Gökyüzüne gülen gözlerimiz vardı
Gülüşlerin gölgesinde büyürdü oğlumuz kızımız
Şehrimizin üstünde uçan güvercinlerimiz vardı
Gecenin dördü beyaz zehrini döktü yürekciğimize
Yedi nokta yıktı yuvalarımızı zehir oldu aşımız
Maraş,Elbistan,Hatay,Adıyaman haritaya küstü
Malatya, Osmaniye, Antep,Urfa unuttu yerini
Dile kolay elli bin can düştü kara toprağa
Ana,baba,evlat,bacı döne döne ağladı
Viraneler arasında yankılandı feryatları
Yedi nokta yıktı yuvaları dondu nefesler
Bura İskenderun;denizde kükredi fay hatları
Bir ateş topu böldü göğümüzü, gecemizi
Parça parça oldu hayat aynamız
Masal ülkesine döndü kentimiz, köyümüz
Yedi noktada koptu kızıl kıyamet
Ekmek yok, su yok ,kirlendi havamız
Gerçek şu ki:
İlimden uzak olan felakete yakındır.
Tedbiri takdir eyle umutla var yarına
Ne demişti Ata’mız :
:”Hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir”
Edirne’den Van’a kaplamasın yurdumu hüzün bulutları
Yıkılmasın yedi noktada evimiz ,yuvamız,yurdumuz
Şah İsmail Ateş
Kayıt Tarihi : 12.3.2023 00:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!