1.
Bir yıldızla biçilmiş incecik yine, yine sazlarla
örtülü, yine en uzak yerinde kandili;
Sarılınca titriyor, resimlere benziyor yine, yine
yosuna değmeden basmıyor ayakları;
Yazıları tutuşuyor avucunda açtıkça ellerini, yine
yarım yüzüyle koşuyor düşe ve ağlıyor,
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.