Yecüc-Mecüc
P.K.K. Çapulcusu oldu kiralık maşa,
Kefere dağa saldı:Köpek ol,orda yaşa,
Bir Yahudi oyunu, bela eyledi başa,
*Aç oku Kitabını idrakinde varsa güç,
*Ayetler haber verir: Bu bela Yecüc-Mecüc.
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Her ikisi de çok güzel
ama ben beşliği daha çok tuttum.
Beynine, yüreğine ve imanına
sağlık Mustafa bey kardeşim,
kutluyor ve selamlıyorum.
teşekkürler Hasan Bey
Yecüc-Mecüc her neyse küfürle besleniyor,
Yüce Kuran bahisle Mümine sesleniyor,
Ümmet Birliği için şu İman hisleniyor.
İslam düşmanlığıdır yaşanan her entrika.
sevgili mustafa and nin ab nin israilin islam düşmamlığını anlamak zor değilde o zihnhetlere maşa olan sözde mğslğmanlıktan dem vuran yurt içindekislam alaemşndek çıkarcı dii sömürücüsü menfaatperes yoz yobaz arsız lara ne demek gerek pnlar maşa olmaya devamettikce kşn ve nefret tonumlarını gönüllere ektikçe ırk din ve mezhep ayrılıkalırnı körüklenmesine hava üfkedikçe bu birlik sağlanamaz ve müslğman müslğmanı öldğrmeye devameder bşze dğşen bukşndar ve öfke libeyinleribaşomozdan def etmemiz gerekmiyormu kutlarım
değerli yorumlarınız için teşekkürler Yusuf Abi
Hrika bir konuyu yürek sesyle tarihin akışında ince bir nakış gibi her kelamı okka gibi yerleştirmiş şaiir dostum iyikide uyğramışım değerli şiir bahçene saygılarımla tam puan.
şahane bir şiirdi hemşerim..
helal duyarlı yüreğine..
ACABA!!!!!!!!!
....Daha önce hiç düşünmemiştim..ilim adamları bu konuyu ciddi olarak araştırmalı.sadece Türkiye değil, dünyanın muhtelif yerlerinden gelecek olan katılımcılar birlikte bu konuyu ele almalıdır diye düşünüyorum........S.A. 10
Dilin zeval
görmesin değerli arkadaşım harika dizelerini içim burkularak okudum
bu duyguları taşıyan yüreğin sağ olsun.10 p dost
evet çok acı yaşattılar , yaşatıyorlar sayın Şahin in dediği gibi tükenme faslı yakındır umarım kutlarım..
Başarılı bir benzetme. Günümüz olaylarını irdelemek adına bir bakış açısı, bir düşünce ürünü olan şiiriniz için kutlarım. Selamlar
Çok güzel yüreğinize sağlık...+10
Bu anarşist güruh Yecüc Mecüc demek biraz fazla mübalağa olur Mustafa bey kardeşim! Bunlar olsa olsa; Yecüc, Mecüc'ün pişdarları ve dümdarları olabilirler! Zira Hadis-i Şeriflerdeki tavsifat ve tarifata göre, Yecüc Mecüc fitnesi çok daha dehşetli ve cihanşumül olacak! Süfyan fitnesinin ise sonlarına yaklaştık gibi şu anda 4. dönemi olan adilik ve tefessüh dönemini yaşıyor ki, bunun ahiri tükenme ve inkiraz faslıdır!
Hayırlı çalışmalar.
Bu şiir ile ilgili 14 tane yorum bulunmakta