YB-16 Devasa kubbeler Şiiri - Mehmet Çoban

Dün bir namaz kıldım
Devasa bir caminin
Kubbesinin altında ezilerek
Duvarlarındaki süsleri seyrederek
İçim burkuldu birden
Aklıma gelenlerden
Duygularımı delenlerden
İnancımla çelişenlerden

Hatırladım gençliğimi
Gençliğimde de
Namaz kılmıştım aynı yerde
Büyük bir hayranlıkla seyrederek
Atalarımın yaptıklarıyla övünerek

Ama dün
Bir başka duygular sardı beni
Dünyayı geçici sayan bir inancın
Önder ve örnekliğini yapan bir halkın
İnancı, sadeliği ve samimiliği
Neresinde acaba bu caminin
Aradım boşuna etrafıma bakarak
İçinde bulunduğum ana yanarak

Duvarlarında başka şeyler görüyordum
Kubbesinin devasalığında azamet
Neyin azametiydi bilmem
Tanrının mı, dinin mi, neyin?
Yoksa, yapanların saltanatının mı?
Duvarlarını süsleyen resimlerin arkasında
Bir başka resimler gizliydi görene
Saltanatın azametini yaşayanların
Oradan buradan topladıkları altınların
Köle gibi çalıştırılan halkın
Alın terleri, haklarının şarkısı vardı
Kan, gözyaşı doluydu resimlerin arkası

Anımsadın Medine’deki ilk mescidi
İnançla, sadakatle, samimiyetle
İlk kurulan tanrı mabedini
Utandım örnekle karşılaştırınca
Kıldığım namazı hatırladım
Devasa kubbenin altında
Nasıl kıldım?
Nasıl yaptım?
Mescidi Dırar-ı hatırlayınca
Utandım kendimden
İnancımla karşılaşınca
Tekrar kıldım namazı kazaya
Yemin ettim defalarca
Bir daha girmemek üzere tapınağa

03.12.2005-İzmir