Sanırdı gönül mevsim kışla güzden gayrı
Güneş aça,keklik öte,bahçam gül kokaydı
Fakire zemheride han kapıları açık olaydı
Düştü ye'se eğdi başını hancı zalim
Ucunu sana çıkarmayan bucaksız yol zalim
Ocağın başında sırasını bekleyen kibrit idim
Yanmayı ateşlerde savrulmak bilir idim
Ama olaydım da o gözleri görmeyeydim
Her bakışın ayrı küle çevirir,dirilirim baştan
Gari merhem yok beni kurtaracak bu aşktan
Bil ki Can Suyum dağlanan can bir daha dağlanmaz
Onmaz bu derin yara,dikiş tutmaz,kapanmaz
Vur neşteri tabibim gayri sen istesen de acımaz
Derdim zaten sen idin dermanım da sensin sen
Düşürdün zindana pranga da parmaklık da sen
Dil kuru,toprak cansız, nefes boğuk
Seyyah bahtsız,rota kayıp,yeşil soğuk
Gözlerin kanat çırpar gönlüm olsun koğuk
Uçup da konsa baka halim nicedir
Hicran aylarında iftarsız orucum neşedir
Bir lahza ayrıldı kirpikle göz kapağı
Yeşil,gözlerini görünce kaldı bayağı
Kıskanır nazenin işçiliğini örümcek ağı
Bir yağmur bekledim ıslata bedenimi
Bir yağmur ki cana getirdi her zerremi
Ö.Y
Ömer Muhsin YıldızKayıt Tarihi : 30.10.2016 13:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!