Yazılmamışsın geleceğe...

I - Yarın aradım seni…

aradım…aradım inan yoktun sen yarında
sekiz yaşındaki mert e bıraktım haberini
birinci kattan zemine iniyordu kayarak
sağ cebindeki titrek civcivine de sorabilirsin
hatta yırtık ayakkabısından umutsuzca sarkan
özgürlüğünü arayan sol baş parmağına da.

kapanan kalplerde boğulan aşktın sen
acıya kor olan hüzne akan volkandın sen
sekizlik mert in bile anlayabileceği kolaylıkta
cebindeki civcivine bile görünebilecek saflıkta
sol baş parmağını şahlandıracak yakıştın sen

yağmur başlamıştı kapıdan çıktığımda
arkamdan koşan kedi bile vardı yarında
sıkışan kalpler vardı yanımda hepsi buruk
her bir kalp diğerine usulca sokulup
her bir adımım diğerine yarını anlatıyordu

hüznüme ortak sokak dükkanlar lambalar
birbirine amaçsız şuursuzca bakan insanlar
kara bulutlardan akan sevinçli kinli bombalar
yağmurla savaşıyordu düzensiz kaldırımlar
yeni cepheler açıyordu sert attığım adımlar

hadi gel artık bedenim ruhunu al da gel yanıma
bu son bakış değilki çek gözünü geriden uzağa
bu tarafta yaşanacak herşey bu hayat uğrunda
gülerken ağlayan ağlarken çağlayan,haykıran
yağmurlardaki ben şimşeklerdeki sen aşkına

II - Yoktun…

sordum…inan yanışım, sordum seni yarında
gecenin mateminde eriyen siyaha sor istersen
mehtaba hasret yakamozlara da sorabilirsin
sıralanan dalgaların son kayaya hesap soranına
mert in rüyasında yaşayan civcivin annesine de
yatağında ısınmaya alışmış sol baş parmağına da

gözüm son kez aradı dünde kalan gölgeni
bakmamak için zor tuttum, yarına kalan kendimi
gün ağarırken demir alan adalar vapuruna sor
martıların hırçın günaydın inlemelerine de sor
köşedeki harita yüzlü simitçiye de sorabilirsin

acısız buruk bir hüzün kapladı sensiz geleceği
sırattaki ruhlara sorulan hesaplarda ara kendini
yamaçtaki uçurtmanın boynunu sıkan düğümüne
deli gibi ipini çekerek hırsla yarına koşan mert e
güneşe gülen yarına inen sümbüle de sorabilirsin

saat onikiye yaklaşırken şehir bitti arkamda
dün ile yarın arasında kalan ruhlar yanımda
mert annesi civcivi sol baş parmağıyla yarında
bugünde kalan harita yüzlü simitçi şuursuz yüzler
benimle birlikte sensiz hayatta yarından ilerdeler

şehirde kara bulutlar senin son anını yaşatırken
acı çığlıklarla bezenen sarı ovaya adını bırakırlar
sağlı sollu sürtünerek geçen amacı farklı araçlar
tek bir sen için tek bir ben için az mı ağlaştılar
yanına yarını alan güneşin sabrına yalvardılar

III - Yazılmamışsın geleceğe…

yaşadım…inan sensiz yaşadım yarında
ufukta yokolan güneşin ışığına sor istersen
arkamda uzayan gölgeme de sorabilirsin
mert in annesiz civcivinin rüyasına da sor
aklımda kalan bana beni anlatan son hayalime
yarına kaldım ben sen yoktun düne sor istersen

geleceğe gülümseyen bütün yüzler var burada
son tren de geçiyor beyazı örten kara bulutlarla
ovadaki çiftlik kişneyen atlar ve askılı kotlu kahya
yarını selamlıyor hepsi bak dünde kalan guruba
aldığım nefeslere nefessiz kalan sana sor istersen

bana güle güle artık sen kaldın dünde hüznünle
bakıp da göremediklerine sor bak dizlerinin üstünde
mazini yaşarken acımasızca harcadığın zamana sor
sor be insafsız kime istersen ona sor, durma sor
kara trenin vagonlarını bağlayan aşka sor istersen

hesap sor düne sor artık bugüne yoksun gelecekte
mert in mutluluğuna şehrin karasına trenin dumanına
sor yarını olmayan gülen suratların kinlerine sor istersen
almadığın nefeslere civcivin göremediği annesine sor
yaşattığın buruk hayatın geleceğe kalmayışına sor istersen

yarın aradım seni...yoktun, yazılmamışsın geleceğe
alışık değildin yarında yaşamaya gelecekte de benliliğe
alıştıramadın hayatı bana denk tutmaya sıkıca sarılmaya
mert in civcivini annesine götüren kara trene sor istersen
yarına uzanan hayatına gururla bakan sol baş parmağına da
gelecekte yaşayan bana geçmişte kalan sana sor istersen
inan,yarın aradım seni…yoktun, yazılmamışsın geleceğe

Ahmet ELMALI