BATI’NIN YALAN DÜNYASI
Gerçekten bu yüzyılın en büyük yanılgısı budur bana göre. Batı dünyayı büyük yalanlarla aldatmaktadır. Ve Doğu sürekli bu yalanlara kanmakta, aldanmaktadır.
Batı’dan kastımız Osmanlı’nın Orta Asya’dan gelip Anadolu’yu yurt edinmesi, Batı ülkelerini yarıya ele geçirmesi, Viyana kapılarına dayanmasından sonra Bizans’ın yıkılıp Doğu Roma’nın bir daha dirilmemecesine yok olmasından sonra Batı’ya göç eden pagan medeniyeti kendi içinde yaşattığı paradigmalarından sonra kendinden saymadığı, ötekileştirdiği, düşman saydığı Doğu diye adlandırılabilecek Dünyanın Batı kesimi dışında kalan bölümünü ezebilmek, sömürebilmek için büyük bir yalan sarmalı kurmuştur.
İşte bu yalan sarmalı bazen demokrasi, bazen insan hakları ve hümanizm, bazen de özgürlük, eşitlik ve adalet talebi olarak karşımıza çıkmaktadır. İçi boş bir karam haline getirilmiş bu yıldızlı yalanların insanlığı avutmak, köleleştirmek için büyük bir oyun olduğunu dünya ve özellikle Doğu nedense bir türlü kavrayamamıştır.
İşte Batı dediğimiz İngiltere’nin başını çektiği Avrupa ve en yeni Batı sayılabilecek olan Amerika Birleşik Devletleri bu büyük yalanı öyle planlı, öyle organize bir şekilde oluşturmuş ve işlemiştir ki Dünya yüzyıllar geçmesine rağmen uyanamamış ve bu büyük yalan sarmalından bir türlü kurtulamamıştır.
Bu tarihi yalan ve yanılgının bu kadar güçlü, kuşatıcı ve yıkıcı olmasının nedeni Batı’nın bu yalanı oldukça mahir bir şekilde ve büyük organizasyonlar kurarak sistemleştirmiş, onu gerçeğin yerine ikame etmiş olmasıdır. Batı bu işte mahirdir, oldukça yeteneklidir. Bu yetenek onun ruhunda var.
Roma nasıl önceleri yok etmek için bin bir türlü vasıtalarla savaştığı Hristiyanlığı nasıl putperest eştirerek kendi pagan ruhuna dönüştürdüyse dünyayı da çeşitli entrikalarla oyuna getirmekte ezim ezim ezmektedir.
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta