Dolap, dolap niçin inilersin... Cevap verir dolap bir insan gibi, bir insan gibi...
Derdim vardır anın için inilerim... Bir insan gibi dertlidir dolabı Yunus'un...
***
Beklenenin aksine beklenmeyen şiirler, dizeler yazar Yunus... Ve o şiirler 'İlahi ses'olur... Gider en yüce kapılara... O kapılarda yatmasını da bilir, o kapıları açmasını da... O yüreklere işlemesini de bilir, her yüreğe kendisini işlemeyi de... O her yüz yıla, bin yıla söz söylemesini, adını yazdırmasını bilir... Yunus'tur O'nun adı... Yunus Emre'dir...
Eğer sana ibret gerek ise,
Gel göresin şu sin (mezarları) leri...
Derdine derman arar Yunus her dertli gibi... Derdi nedir neyi dertlenmiştir bilmek ister... Gitmez ister gidemez, kalmak ister kalamaz. Kaleme sarılır... Derman arardım derdime, derdim bana derman imiş... Mezarlarda çok dolaşmıştır, ölülerle çok konuşmuştur bence... Ama o hep dirilere yazmıştır.
Neden derseniz o güzelim şiirler 'İlahi' diye her gün, her gün okunuyorsa herkesten kaçmak isteyip, herkese tutulduğundandır Yunus'un...
Gök kapılarından sofraların inmesi bundandır!
Kendini bilir Yunus ve der ki... Sen kendini bil, kendini...
Ey hoca,
İster git bin Hac'ca,
Hepisinden
Bir gönüle girmektir
***
Gönül yıkmaz hiç Yunus, çünkü o gönül adamıdır. Çünkü o Yunus'tur. Sanırım Yunus hiç evlenmemiş çoluk, çocuğa karışmamıştır. Bence bu! ! Tarih ne der, ne yazara bilmem.
İlim peşindedir... Molla Kasım peşindedir... Molla Kasım kimdir!
Belki de yoktur öyle biri de. Belki Kasım değildir de Asım'dır!
Zira şairler bazen her şeyi açık açığa yazmazlar...
Yunus nasıl Yunus oldu... Şu cihanda bir Yunus olmalıydı illa, o yüzden. Yunus'tan başka biri yazamazdı o şiirleri de o yüzden... Yunus'tan başka birinin sesi 'İlahi' mertebesine çıkamazdı
Sordum sarı çiçeğe... Neler sorduğunu biliyoruz Yunus'un ama daha neler neler sorduğunu bilmiyoruz.... Dolap ile daha neler neler konuştu hepsini yazmış mıdır! !
Yunus'un konuştuğu o sarı çiçek ben olsam neler konuştuğumuzu tek tek yazmak isterdim...
Yunus 'kapı'sıdır şiirin. Ya oradan içeri gireceksiniz, ya oradan dışarı çıkacaksınız! ! Ama İllaki Yunus Emre okuyacak, dinleyeceksiniz...
Şair çoktur ama bilir misiniz gerçek şairlerin sayısı çok azdır..
Peygamber şairi olamamıştır belki Yunus ama mertebesi onlarla aynıdır! Belki daha yüksek... Mevla Yunus'a yaz dedi... Yunus'u da yaz... Yunus yazmasa kimse yazamazdı sarı çiçeği, dertli dolabı..
Yunus bugün ölümsüzse, yüreklerde yaşıyorsa 'Yunus' olmanın hakkını verdiği için!
Yunus nasıl Yunus oldu biliyor musunuz! Bunu bilebilmek için bugün onu daha çok okumalı ve daha çok anlamalıyız!
Gözlerim Yunus'u arıyordu...
Gözümün önündeydi Yunus!
O ben Yunus, demese...
Açılmazdı gözlerim...
Yakup'un Yusuf'a açıldığı gibi.
Biliyordum zaten onun bizim Yunus olduğunu.
Kokusundan biliyordum...
Yine de sordum.
Hangi Yunus! !
Yunus'u arayan Yunus dedi, belki...
İçinden!
20.01.2014
İbrahim ArslanKayıt Tarihi : 20.3.2014 14:16:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İbrahim Arslan](https://www.antoloji.com/i/siir/2014/03/20/yazilarim-yunus-nasil-yunus-oldu.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!