60’lı yıllarda iki aile… Birincisi, her ne kadar baba milletvekili olsa da iyi bir eğitim alamamış, günün elitlerinin yaşam tarzına uygun sosyal çevreye yabancı, uzak ve hatta geri kalmış biri.
Anne, her ne kadar milletvekili hanımı olmanın sağlamış olduğu refah sebebiyle evde bir takım yardımcılara sahip olsa da gününü çay partilerinde, komşu gezmelerinde geçiren kendi halinde bir ev hanımı.
Çocuklarsa okula gidip gelen, sağda solda haylazlık yapan, zamanın modası müziklerini dinleyen, giyim kuşamlarını taklit etmeye çalışan sıradan kendi halinde bireyler.
Kimilerinin bu günlerde “göbeğini kaşıyan adam,” bidon kafalı falan dediği kesimden yani. Kısacası yurdum insanını temsil eden sıradan bir aile.
Ben sana mecburum bilemezsin
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
Devamını Oku
Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
Büyüdükçe büyüyor gözlerin
Ben sana mecburum bilemezsin
İçimi seninle ısıtıyorum.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta