Utanıp sıkılmadan,
Gözlerimin içine bakarak niye gülmüyorsun?
Niye neşelenmiyorsun?
Her daim üzgünsün diyorlar!
Beni de kendilerine benzetmek istiyorlar!
Yaşantımda asla yeri olmayan,
Ve benimde özellikle felsefemde yer vermediğim yapaylıkları,
Şiar edinmemi telkin ediyorlar.
Dünya nimetlerinin tamamını da verseler,
Dediklerini yapmayacağımı bildikleri halde
Hayasızca ha bire çeşitli şekillerde
Mevcut düzende çok rövaşta olan yapmacıklığa,
Yapaylığa davet ediyorlar.
Sanki akıllarını ekmek peynirle yemişler,
Sanki hiç ölmeyecekler,
Sanki bu riyakarlıkların hesabını vermeyecekler,
Sanki ebedi dünyada da el üstünde tutulacaklarmış gibi...
Yazık yazık hem de çok yazık!
Oysa en tehlikeli insan göründüğü gibi olmayan,
Olduğu gibi görünmeyen değil midir?
Hem “yalancının mumu yatsıya kadar yanar ”
Niye bu kadar küçülüyor insan?
Oysa insan,
Canlı mahlukatın en şereflisi en değerlisi değil mi?
Yazıklar olsun yapaylık atına binip
Dolu dizgin dört nala gidene
Yazıklar olsun!
Samimi insanları dışlayanlara,
Mizanın önündeki hal ve ahvallerini hiç mi tasavvur etmiyorlar!
Cehennem zebanilerinden hiç mi korkmuyorlar?
Kıldan ince kılıçtan keskin
Sırat köprünsen nasıl geçeriz diye kaygılanmıyorlar?
Güneşin beyinleri fokur fokur kaynattığı o uçsuz bucaksız meydanlardaki naçarlığın tarifi mümkün olmayan sıkıntıları
Niye akıllarına getirmiyorlar?
Yazıklar olsun!
Menfeati için insanları aldatanlara,
İçi dışı bir olanları hor ve hakir görenlere
Yazıklar olsun!
Ehiller varken işi ehil omayanlara verenlere,
Er veya geç bu fani dünyadaki misafirliğin biteceğini düşünmeyenlere,
Kabrini cennet bahçelerinden bir bahçe değilde
Cehennem çukurlarından bir çukur edenlere,
Yazıklar olsun!
Ben gibi insanlarla uğraşanlara,
Helal aşım ekmeğimle alay edenlere,
Asrın en bulaşıcı hastalığı olmuş yapaylık ve riyakarlık,
Ufkum daralıyor basiretime kelepçe vuruluyor.
Gönül bahçemdeki Muhammedi güllerimi sulayan berrak Sularımı bulandırıyorlar.
Koyun postuna bürünerek dünya malı biriktiriyorlar.
Hayrını görmeyeceklerini bildikler halde
Şeref ve haysiyetsizliklerine hala devam ediyorlar.
Yazıklar olsun!
Hemde milyonlarca kez yazıklar olsun!
Ben hayatımdan şikayetçi değilim.
Tam aksine çok mutluyum.
Hatta bazen kuş misali mutluluktan uçasım gelir
Önemli olan da mutlulukların içinin dolu olanı değil mi?
Önemli olan ebediyete aziz olarak gitmek değil mi?
Önemli olan uzaktan da olsa yaradanın nur cemalini temaşa etmek değil mi?
Ve önemli olan Habibullah ile komşu olmak değil mi?
Benim çizgim belli,
Bende riyaklık yapaylık ve yapmacıklık olmadı.
Ve bu can bu tende konuk oldukça da olmayacak!
Sevenlerime ve bu yolun yolcularına sözüm var
Önemle duyurulur!
01/Ekim/2009
Kayıt Tarihi : 1.10.2009 12:50:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!