işe sakıncalı bulduğu bazı bölümleri çıkararak başladı.
kendi fikirlerini yansıtmıyordu sanki.yazdıkları.
yazılmaya çalışılan,alelacele çiziktirilmiş izlenimini
veriyordu.gözlüklerini çıkardı.büyük bir özen ve
itinayla camlarını şu sıralarda tedavülden kalkmış
yumuşak bir bezle sildi.hohladı tekrar sildi.
yeniden başlamayı canı istemedi.yapabileceğinden de
şüpheliydi artık.bu kadar saçma sapan destanımsı
kelimeler zincirini insanlar nasıl sayıp döküyorlardı.
hayretler içinde kalıyordu.okumaya çalışırken.
oysa kendisi alabildiğine sade,her bir harfi boşa
harcamamak için ne kadar çaba sarfediyordu.
hiç kıymet bilmiyorlardı.onu okuduğunu sananlar
gerçekten okunuyormuydu.öylesine miydi?
biraz dumana ihtiyacım var diye düşündü.
arandı her tarafını bulunduğu mekanın
yoktu ki,şöyle doyasıya içine çekebileceği
bi duman türü.bütün dumanlar işte öyle.
kaskatı kesilmiş bir dilim kaşar peynirini
eline aldı iştahla bir iki ısırık aldı.tadı hoştu.
yanında çay olmalıydı heralde iyi bir kahvaltı
çaysız olmazdı.çaydanlığı yavaş ve hüzünlü
hareketlerle ocağa koydu.şimdi bir de kibrit
lazımdı.her yere baktı.iç ceplerine bile ceketinin.
vazcaydı bulut kümeleriyle oynaşmaktan
kaynamış suyun dumanına kaptırdı kendini
uzun bir yürüyüşe çıktı gözlerini kapatan
cam parçaları dünyayı iki cam parçasından
görüntülemek herhangi bir kameraman kadar
sıradan düzensiz öylesine isteksiz zevksiz
okumakda vardı işin içinde bütün görünmezleri
çayın demi kadar keyifli duman altı olunca
sözcükler tarafından sarsılmak omuzbaşlarından
silkelenmek kalpsizliğine aldırmadan bir aşkın
dilimlenmiş bir tutam peynir çürütülmüş rafta
unutulmuş zeytin tarafından aldırmadan
Kayıt Tarihi : 25.2.2006 12:59:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!