Seni sevenler şehrinde ben ne ilkim ne sonum
Bu mistik şehirde seni kimler kimler sevmedi ki
Bütün olup bitenleri en az senin kadar biliyorum
Allah için onlara da azıcık hak vermiyor değilim
Söylesene böylesi güzeli hangi adam sevmez ki?
Hatırlar mısın hani siyah önlüklü ilkokul zamanları
Sobası tüten sınıfın içinde hangi densiz konuşursa
Başkan efendi hiç üşenmeden çıkıp tahtaya yazardı
Hele öğretmen yorgun argın sınıfa girmeye görsün
Az önce gülen körpe çıralar hep bir sırada yanardı
Şimdi sen de güçlü alkışlar eşliğinde çık şu tahtaya
Hayatında bir kez bile olsa seni sevdiğini söyleyen
Aklına gelen herkesi yaz bakalım bir baştan bir başa
O ince narin parmaklarınla şu tozlu tebeşiri kavra
Herkes görsün bakalım kimmiş seni en çok seven
Kara tahtanın bağrında kukla gibi ne duruyorsun be
Hiç durmaksızın dev gibi seri çarpılar atsana üstüme
Ne bakıyorsun yüzüme sanki müşkül halime acır gibi
Duymazdan gelmeyi bırak sana aşığım demedim mi?
Hani bir zamanlar ben bir şair, sen bitmeyen şiirdin
Bu kara listedeki hiçbir sanık elime su bile dökemez
Mademki seni açık ara dünyalar kadar ben sevdim
Öyleyse benim cezam en az aşkım kadar ağır olmalı
Kurşunlar atılmalı, ateşler yanmalı, belki darağaçları
Sinirden titreyen ürkek ellerini korkak alıştırma sakın
Çoğu gitmiş azı kalmış ömürde zaten ölüm çok yakın
Hiç düşünmeden orta yerinden kır seni yazan kalemi
Kır ki bu aşk hiç ümitsiz seven şair ruhlara ibret olsun
Senin dokuz canın sağ olsun ölümüne sevilen sevgili
Kayıt Tarihi : 5.7.2015 12:41:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!